“Dostlarım için üzülüyorum, çünkü onlar kötü huylarımı bana söylemiyor, kusurumu marifet, dikenimi gül diye takdim ediyorlar. Oysa ki ben, doğru sözlü, mert düşmanlarımı daha çok seviyorum, çünkü onlar bana ayıplarımı gösteriyor.” (Sâdî; Bostan ve Gülistan)
Sâdî, asırlar öncesinden geri bildirimin önemine değinerek dostlarına sitem ediyor. Burada önemli bir hususa dikkatinizi çekmek istiyorum: Sitem, dostlara!
Geri bildiriminin önemine değinmeden önce, “Geri bildirim nedir?” sorusuna cevap vermek gerekir. Geri bildirim, herhangi bir çalışan, yönetici ve hatta aile bireyleri için yapılan ve verimliliğe doğrudan etki eden yorum, bilgi veya önerilerdir. Verimliliğe etkisi olması, geri bildirimi eleştiriden ayırır. Geri bildirimi yaparken, karşı tarafı samimi olduğumuza inandırmak geri bildirimin etkili olması için önemlidir.
İnsanların büyük bir kısmı, geri bildirimi nasihat ile karıştırır. Halbuki nasihat ile geri bildirim oldukça farklıdır. Nasihatte kişiye ne yapması gerektiği anlatılır. Geri bildirimde ise doğru olan bilgi karşı taraf ile paylaşılarak, muhatabın onun üzerinde düşünmesi sağlanır. Bu sayede muhatabın doğru karar vermesine yardımcı olunur.
Geri bildirimin zamanında yapılması da oldukça önemlidir. Bu durum bilhassa idarî işlerde açıkça görülür. Yöneticinin yapacağı geri bildirimin etkili olması için mutlaka zamanında yapılması gerekir. Çünkü astınızın veya çalışanınızın uygun olmayan davranışını gördüğünüzde, bunu fark ettiğinizi en azından beden dili ile hissettirmezseniz, bu davranışın sizde olumlu algılandığı kanaati oluşabilir. Bu, her uygun olmayan davranışa müdahale edilmesi anlamında değil, uyarılmazsa daha da ilerleyecek uygunsuz davranışlar içindir. Zamanında yapılmayan bir geri bildirim işe yaramayacağı gibi istenilenden çok daha kötü bir durumun meydana gelmesine de neden olabilecektir. Bu durum aile için de geçerlidir.
Bilhassa çalışma ortamında etkili bir geri bildirim sağlamak, iş ortamının işleyişi, çalışanın motivasyonunun arttırılması ve yapılmakta olan işin her daim iyileştirilmesi için çok önemlidir.
İskender, hiçbir kusuru konusunda onu uyarmayan bir vezirine: “Sana ihtiyacım yok.” der. Vezir: “Neden hükümdarım?” diye sorunca da şöyle cevap verir: “Çünkü ben bir beşerim. Sen bu kadar süre zarfında benim tek bir hatama bile rastlamadıysan cahilsin demektir, örtbas ettiysen o zaman da hainsin demektir.”
Geri bildirimin verimliliğe aktif katkı sunması yönüyle, eleştiriden farklı olduğunu yukarıda belirttik. Bunun sebebi, geri bildirimin “ne” ve “nasıl” sorularını içermesidir. Yani geri bildirim yapan kişi, sadece tespit içerikli bir değerlendirme yapmakla kalmamış, çözüm yolu da sunarak muhatabına faydalı olmuş, dahası samimi olduğunu göstermiştir. Ancak insanımız bırakın çözüm önerisi içeren “geri bildirim”i, sadece bir durum tespiti niteliğinde olan “yapıcı eleştiri”yi dahi çoğu zaman kabul etmiyor. Çünkü biz pohpohlanmayı severiz. Astımızın-çalışanımızın bize dalkavukluk etmesine bayılırız. Hâlbuki kısa vadede hoşumuza giden bu tür davranışlar, uzun vadede bize çok zarar vermektedir. Bunu maalesef göz ardı ederiz.
Yıllar önce bir arkadaşımın amiri ile ilgili bir soruşturma başlatılmıştı. Soruşturma, amirin uzun zamandır sürdürdüğü, herkesin farkında olduğu, ancak kendisinin kimsenin farkında olmadığını zannettiği olumsuz bir ilişki ile ilgiliydi. Arkadaşımın soruşturmacıya vermiş olduğu ifadenin bir kısmı var ki dikkate değer: “Olay doğru, ancak ben dahil bu konuda hepimiz suçluyuz. Amirimiz kimsenin farkında olmadığını zannedecek kadar kendini kaptırmış. Eğer bizden biri onu dostane bir üslûpla uyarsaydı, iş bu aşamaya gelmezdi.”
İnsanoğlu çoğu zaman kendi kusurlarının farkına varmaz. Bunun için nefsimizi kibirden arındırıp peşinen kusurlu-hatalı olabileceğimizi kabul edebilirsek bizi geliştirebilmek için geri bildirim verecek dostların da önünü açmış oluruz.
“Bildiğim tek şey hiçbir şey bilmediğimdir.” (Sokrates)
Hatalı davranışlarına şahit olduğumuz dostları zamanında uyarmak, onlar için anlamlı bir yardımdır. Bununla birlikte bilhassa astlarımız, bu gibi geri bildirimler konusunda bazı tereddütler yaşıyor olabilirler. Ne de olsa onlar da eleştiri sevmeyen bir toplumun içerisinde olduğumuzun farkındadırlar. İşte bu yüzden birlikte çalıştığımız arkadaşlarımızdan iyileştirilebilir alanlarımızla ilgili geri bildirim istersek kısmen de olsa yapıcı eleştiri yapmaya onları teşvik edebiliriz. “İyileştirebilir alanlar” diyorum, çünkü kişiler olumsuz davranışlar hakkında üstlerine geri bildirimde bulunmayı saygısızlık addedebiliyor. Şahsen geçmişte çok defa kendi kendime “Üst görevde olsaydım şunu şunu daha iyi yapardım” dediğim için, arkadaşlarıma “Bu kurumun amiri olsaydınız ekstradan ne yapmak isterdiniz?” deyip geri bildirim almaya çalışıyorum.
Hangi konumda olursak olalım, hepimiz kendimizi geliştirmek için geri bildirimde bulunabilecek samimi dostlar edinmeliyiz. Bu kişilerin amir veya memur, işveren yahut işçi olması fark etmez. Hatta eş ve çocuklarımız dahi bize geri bildirimde bulunabilirler. Zira insanın herkesten edinebileceği bir ders vardır ve yine insan her zaman gelişmeye muhtaçtır. Eğer bir kişi “Ben her şeyi biliyorum, kimden ne öğreneceğim?” diyorsa ona acıyarak bakmak lazım. Çünkü ne kadar çok bilirsek bilelim, daha bilmediğimiz çok şey var. İmam-ı Âzam Ebû Hanîfe’ye atfedilen hepimizin kulağına küpe olacak çok güzel bir söz vardır: “Bilmediklerimi ayağımın altına alsaydım başım göğe ererdi”
Bilmediğimiz bu kadar çok şey varken, bize katkıda bulunabilecek birini nasıl görmezden gelebiliriz? “Dost acı söyler” atasözümüz, olumlu geri bildirimi tarif eder. Atasözündeki “acı” nitelendirmesi, aslında özü itibariyle acı değil, çok değerli bir bilgidir. Fakat biz olumlu eleştiriyi dahi kabul etmekte zorlandığımız için “acı” deniyor. Oysa akıllı adam, bu tür acı sözleri tatlı niyetine kabul edendir.
Maalesef kusurlarımızı görmekten üzüntü duyan, bunu söylemeyi kendisi için vicdani bir borç bilen açık sözlü insanlar, masallardaki kahramanlar gibi adeta birer hayâl oldu. Bunun yerine, bize yakışmayan, bizleri adım adım uçuruma götürecek hallerden kendilerine zevk payı çıkaran ve bu yüzden hakikati değil de bize hoş görünecek yalanları söyleyen tatlı dilli (!) kişiler türedi. İşte bu gibi insanların cazip görünen yıkıcı rüzgârına bilhassa saf ve temiz olan insanlar kendilerini daha çabuk kaptırırlar.
Eğer iyi bir memur, iyi bir amir, iyi bir patron, iyi bir eş daha da önemlisi iyi bir insan olmak istiyorsak geri bildirim almak için gerçek dostlar aramalıyız. Bu durum biraz da bizim tavrımızla ilgilidir. Eğer sevdiklerimize geri bildirime açık olduğumuzu hissettiremezsek, onlar da tereddüt edeceklerdir.
Bu dostlarda arayacağımız birinci özellik, bizi gönülden sevmeleridir. Gönülden seven bir insan, hoşuna gitmeyeceğini bile bile, sevdiğine olumsuz davranışlar için geri bildirimde bulunabilen insandır.
Geri bildirimde bulunmanın üslubu en az kendisi kadar önemlidir. Vaktiyle okumuş olduğum bir kitapta, geri bildirimi yahut da bir eleştiriyi “Tost tekniği” ile iletmemiz önerilmişti. Tost usulü eleştirisi şöyle yapılır: Önce olumlu bir mesaj, ardından eleştiri ve sonra yine bir olumlu mesaj… Örneğin; “Yemeğin tadı ve masa düzeni harika! Gerçi yemek biraz tuzlu olmuş, ancak yine de lezzetine diyecek yok.”
Bu yöntem isabetlidir; zira bir eleştiri, iki övgü arasında sunulursa daha etkili olabilir ve böylece kişilerin davranışında değişiklik yaratabilir. Takdir içermeyen bir eleştiri, ne kadar doğru olursa olsun kişide bir direnç oluşturur ve böylece söyleminiz amacına ulaşmaz dolayısıyla da muhatabınızda bir davranış değişikliği meydana getirmez. Öyleyse, muhatabınızın en az iki olumlu yönünü bulup dile getirin ki eleştirileriniz de amacına ulaşsın!
Sağlıklı geri bildirim yollarından biri de bilhassa bir topluluk içerisinde bulunduğumuz zamanlarda, belli bir kişiye yönelerek onu topluluk içerisinde rencide edecek bir uyarma yoluna gitmemektir. Burada yapılması gereken, o kişinin size göre doğru olmayan davranışlarını ve çözüm yollarını, genele hitap ederek ifade etmektir. Bu durumda ilgili kişi doğrudan hedef alınmadığı için onda bir direnç de oluşmaz.
Rabbim bize yapıcı geri bildirimde bulunacak dostlar nasip etsin.