Olgunluk; genel anlamıyla beden yaşı ve hayat tecrübesiyle ilişkili bir kavramdır. Ancak; duygusal olgunluk bundan daha farklı kavramları içine alır. Duygusal olgunluğun yaşla bir ilişkisi yoktur. Kişisel özellikleri içine alan bir kavramdır. Kabullenişlik, empati, içgörü ve öz saygı ile ilişkilidir. Bireyin kişilik özelliklerini, duygusal yönlerini anlaması, güçlü ve zayıf yönlerini bilmesidir. Kişinin kendisini ve duygularını anlama ve yönetme kabiliyetidir. Duygusal olgunluğa ulaşmış kişiler, bilinçli tepki verirler, ilişkilerinde olaylar hakkında kesin yargıya varmadan önce anlamaya çalışırlar. İnsan ilişkilerinde güç gösterisi ve üstünlük kurma çabasına girmezler. Uzlaşmacı ve dinleyici bir tutum içinde olurlar. Başka insanların fikirlerine ve sınırlarına saygı duyarlar. Kendi davranışlarının sorumluluğunu alırlar. Duygusal olgunluğa ulaşmamış veya duygusal olgunluk seviyesi düşük insanlar ani tepkiler verir. Kişiler hakkında kesin hüküm ve ön yargılarda bulunur. İnsan ilişkilerinde sık sık güç gösterisi ve üstünlük kurma çabası içindedirler. Başkalarının sınırlarını ihlal etmeyi severler ve başka fikirlere açık değillerdir. Başkalarını suçlarlar ve kendi davranışının sorumluluğunu almazlar ve karşı tarafı suçlarlar.
Duygusal olgunluğu geliştirmek için;
Kendinizi tanıyın; yeteneklerinizi, zaaflarınızı, iyi ve kötü olduğunuz alanların farkına varın, kendinizi geliştirmeye, bilgi sahibi olmaya ve öğrenmeye çalışın.
Davranışlarınızın Sorumluluğunu alın; Davranışlarınızın sorumlusu karşısı değil, sizsiniz. Yaşadığınız zorluklar karşısında verdiğiniz tepkiler ve kararlar size aittir.
Esnek olun; gün içerisinde haksızlıklar ya da negatif tutumlar sizden kaynaklanmıyor. Olaylar karşısında soğukkanlılığınızı koruyun. Kendinize başınıza gelenlere dair katı tutum içinde olmayın.
Kabul edin; hayatı ve yaşadıklarınızı kabul edin. Neden benim başıma geldi sorusu sizi geriye götürür, rutin hayatımızda karşımıza çıkan çoğu şey kendi irademizde değildir. Kabullenme sizi rahatlatır, gelişmenizin ve ilerlemenizin önünü açar.
Gerçekçilik: Olaylara objektif bakın, objektif bakmak ilişkilerinizde duygusal tepki vermenizi engeller.
Yargılamayın: Herkesin hayat tecrübesi ve aile dinamikleri farklıdır. O yüzden insanları yargılamadan önce anlamaya çalışın.
Vücut diline dikkat edin; kendinizi ifade edemediğinizde dudak büzme, kaş göz kaldırma gibi tuhaf mimik hareketleri ve ifadeleri kullanmayın. Göz teması kurarak ve net cümlelerle kendinizi ifade etmeye çalışın.
Güzel yönlendirici bir yazı teşekkürler??