İşten, okuldan eve geldikten sonra genellikle zihinsel olarak tükenmiş mi hissediyorsunuz? Negatif enerji yayan insanlarla iletişim halinde olunca kendinizi psikolojik ve fiziksel olarak yorulmuş mu buluyorsunuz? Eğer öyleyse duygusal sünger olmanın ne demek olduğundan bahsedelim.
Hayal kırıklığı, endişe, üzüntü… Bazen bize ait olmayan duyguları eve getiririz. Eve dönüşte çantamızda bize ait olmayan sorunları taşırken bulabiliriz. Empati kurmak güzeldir fakat aşırı empati kuran biriyseniz bu psikolojik olarak yıpratıcı olabilir. Bir dostunuzun size kendisiyle ilgili anlattığı en ufak olumsuz bir olay bile sizi derinden etkileyebilir, günlük yaşamınıza bunu fazlasıyla yansıtabilirsiniz. Hatta o olumsuz olay karşısında dostunuz sizin kadar etkilenmemiş dahi olabilir. Başkalarının yerine geçmeyi ve onların gerçeklerini benimsemeyi kolay bulan insanlardan biriyseniz duygusal sünger olabilirsiniz. Bununla birlikte, duygusal bir sünger olduğunuzda, karışıma eklenen başka bir unsur daha vardır: aşırı duyarlılık.
Elbette başkalarının duygularının sizi etkilediği gerçeği, kendinizi duygusal bir sünger olarak etiketlemek için yeterli değildir. Bu kategoriye girmek için, kendinizi onların duygularını yaşayacak kadar başkalarının yerine koymanız gerekir. Bu genellikle diğer semptomların yanı sıra yorgunluk, baş ağrısı ve uykusuzluğa neden olur.
Indiana Üniversitesinden Dr. Davis Mark, empatinin geniş bir yelpazede yer aldığını öne süren çalışmalar yaptı. Aslında, insanlar bu özel yetenekte değişen seviyelerde yetkinliklere sahiptir. En yüksek empati düzeyine sahip insanlar da aşırı duyarlılık sergilediklerinde, duygusal süngerler olarak sınıflandırılırlar.
Duygusal Sünger Olan İnsanların Kişilik Özellikleri
- Çevreye çok duyarlı olmak. Her şeyin sizi etkilemesi.
- Empati yeteneğiniz yüksek.
- Duygularınızı yönetmekte zorlanmak.
- Sürekli düşünceli olma hali.
- Küçük de olsa her durumu analiz etme eğiliminiz var. Örneğin, kafanızda yaptığınız konuşmaları veya eylemleri ve verdiğiniz kararları tekrar tekrar gözden geçirirsiniz.
- Kendinizden çok fazla şey talep etme eğilimde olmak.
- Bilgileri çok kişisel bir şekilde işlersiniz. Örneğin, yakın çevrenizde bir şey olursa, bunun sizinle bir ilgisi olup olmadığını kendinize sorgularsınız.
- Eleştiriye karşı hassaslaşmak.
- Olumsuz haberler sizi ciddi şekilde etkiler.
Yukarıda bahsettiğim gibi, en empatik ve aşırı duyarlı insanlar, çevrelerindeki uyaranları daha yoğun bir şekilde işlerler. Ayrıca, hem kendilerinin hem de başkalarının duygularını somatize etme eğilimindedirler.
Bu kategoriye giriyorsanız, sosyal yaşantınızda bazen kaygı bozukluklarına yol açan daha şiddetli psikolojik yorgunluk yaşarsınız. Ayrıca, bir noktada, muhtemelen merhamet yorgunluğundan ve hatta tükenmişlikten muzdarip olacaksınız.