Besteleri dökülen kırık bir ezgi gibi,
Kirpiklerimin haresinde tutmuştum ben seni.
Yıldızları, parmaklarıma doladım bir hicaz gibi,
Saçlarının gecesinde ay kıvrılıp uyumuştu.
Hırsızdı gözlerin, rast geldi gönlümün viranesine;
Devirdi abidemi, talan etti mabedimi,
Bûsendi zelzele olup benim yerimden etti,
Dolandım, sarmaşık oldum bir tek senin gönlüne yenildim.
Serkeş gözlerin, cellat oldu bu faniye,
Sağır gecenin sarhoş bekçisini selamladı.
Terennüm etsin kelimeler, bu derbederdir diye,
Kucak açtım derya gibi, dizildi göğsüme inciler…
Gözlerine düşeyazdım sevgili, ruhum döküldü avuçlarımdan,
Ellerini uzun uzun ezberleyip aklıma demirledim.
İçimden içime yanan ateşi harladım hep durmadan,
Hançer gibi çığlığım, göğsümü parçalar benim.
Dil Issızı
Şair
4 Yorum
4 Yorum
“Gözlerine düşeyazdım sevgili” bu ne güzel bir tanımlamadır.
Teşekkür ederim efendim, o sizin zarif görüşünüz, keyifli okumalar diliyorum 🌼
Zübeyde hanımın yüreğinden gelen dizeleri satırlara dökümü enfes, cümleri böylesine harmanlayıp şiire dönüştürmesi, bana arının her çiçekten bir veri alıp sonunda onu bala dönüştürmesini getirdi düşüncelerime.
Sözcükleri bir inci gibi ortaya çıkarıp şiire dönüştürmek ancak: hassas ruhlu şairlere özel bir durum olsa gerek.
Başarılarınızın devamını diliyorum.
Nurettin bey, sağolun efendim müteşekkirim, aciz bir kul olarak söylüyorum ki, bütün bu övgülerinizde mübalağa ediyor ve beni utandiriyorsunuz. Bütün bu güzellikler asıl Sanatkarın eseri iken bizler sadece O’nun (c.c.) yansimasinin gölgeleriyiz. Dilimiz döndüğünce de bülbül misali terennüm ediyoruz☺️