Bugünlerde sıkça duyduğumuz narsist kişilik bozukluğu; aşağılık kompleksi ile ortaya çıkan bir nevi gizlenmiş alçak kişilik bozukluğudur. Temelinde ise güvensizlik duygusu hakimdir. Narsist kişiler kendilerini aşırı derecede beğenirler ve diğer insanlardan üstün görürler, empati kuramazlar, diğer insanların ne dediği onlar için önemsizdir, hata yaptıklarını kabul etmezler.
Şu an da sosyal medyanın da etkisiyle narsistlerle ilgili farkındalık artmış düzeyde.
Peki bu narsistleri bizler kısa sürede nasıl anlayabiliriz. Bu kişiler eleştiri kabul etmezler, manipüle edici davranışlar sergilerler, haklı çıkabilecekleri ortamları ayarlayıp onaylanma ihtiyacını giderirler. Özel muamele beklerler, sizin ne düşündüğünüz onlar için önemsizdir ve onlar ne isterse o olmak zorundadır, bencillerdir, ruh emicidirlerdir, eleştiriyi kabul etmezler. Bu kişiler hayatlarında daha çok itaat ettirebilecekleri, sevgiden yoksun, fazla ilgi seven, baskı kurabilecekleri, kişilik özelliği olarak daha uysal kişileri tercih etmektedir. Onların her söylemini yerine getirecek yani köle diye adlandırabileceğimiz kişi isterler. Bu tarz kişileri elde etmek için başlarda çok fazla ilgi gösterirler. Kendilerini mükemmel biri gibi lanse etmeye çalışırlar. Peki bu mükemmelliği nasıl gösterirler? Bu mükemmelliği öz bakımlarına çok dikkat ederek kendilerini çok iyi ifade ederek, yüksek statüye sahiplermiş gibi göstererek lanse ederler. Genelde de bu kişiler annelerine düşkün kişilerdir.
Narsist bireylerle kurulan ilişkilerde sağlıklı kişi bir zaman sonra psikolojik anlamda sıkıntılar çekmeye başlar. Ruh emici oldukları için partnerinin sürekli mutsuz hissetmesini sağlarlar. Bu kişilerin psikolojik destek alması gerekir. Bu yüzden bu kişilerle zorunlu olmadıkça ilişki kurulmamalı. Zorunluluktan kastım, bu kişiler ebeveyniniz olabilir. Bu anlamda onlarla iletişimde sınırları net bir şekilde belirleyerek ilişki kurulmalıdır.