Bulanık suda balık ağlamayı beklemek fırsatçı insanların en belirgin özelliğidir. Bu insanlar; bir ev yangınında birileri içeride ölümle mücadele eden insanları kurtarırken alevler arasından altınları, paraları, değerli eşyaları çalmak derdinde olan insanlar gibidir. İşte bunlar, insanı duygulardan nasibini almamış zavallı varlıklardır.
İnsanların çaresizliğimin faydalanmak, adı insan olan hiçbir varlığa yakışmaz. Ne yazık ki günümüzde fırsat elinde olanlar bunu zevkle yapabiliyor.
Hep daha çok kazanma hırsı nereye kadar? Hadi dünyaları kazandınız. Ne yapacaksınız? Hiç düşündünüz mü bir mezara kaç dünya sığar? Hadi sığdırın da görelim! Bırakın dünyaları kırık bir iğne dahi sığdıramadığınız. Onun yerine insanlara yardım etseniz, bol bol iyilik yapsanız, onların duasını alsanız bir mezara o kadar çok dua sığar ki…
Geçmişte nice tamahkarlar, açgözlülük bu mal mülk sevdasına kapılıp sonsuz fakirliğe sürüklenmişlerdir.
Bazen yüce Yaratan insana ya da sevdiklerine öyle bir dert verir ki dünyaları verse fayda etmez. Çaresizlik içinde kıvranıp durur. Ülkemizde bile bunun o kadar çok örneği var ki.
Öyleyse mezara sığdıramayacağımız dünyaların peşinde koşmak nedendir?