Açlık

İlaha Guluyeva 439 Görüntüleme Yorum ekle
1 Dak. Okuma

“İki tür insan daima açtır; biri bilimi arayan, diğeri de parayı…” (Mevlana)

Açlık nedir? Açlık gerçekten her zaman bir ihtiyaç mıdır? Gerçekten acıktığımızda mı, açlığımızı hissettiğimizde mi açlığımızı doyurmaya, onu gidermeye çalışırız? Gerçekten aç mıyız? Yoksa açlık bizim ihtiyaç bahanemiz mi? Gerçekten ihtiyacımız olduğu zaman mi acıkırız? Çoğunun cevabı evettir…

Peki bir sürü ayakkabısı olduğu halde “-bu ayakkabı benim takım elbisemin veya elbisemin rengi ile örtüşmüyor” deyip istediğin ayakkabıyı bulamamak mıdır yoksa yıllarını aynı ayakkabıda geçiren bir çocuğun, bir babanın, bir annenin, bir öğrencinin, bir öğretmenin ihtiyacı mıdır? Açlık – öğlene sevmediğimiz yemek pişirildiğinde aç kalmayı tercih etmek midir yoksa günlerce bir kuru ekmeye ihtiyacı olup ta, o ekmeği bulamamak mıdır? Yoksa açlık, soğuk bir havada iliklerimize kadar üşüdüğümüzde bulduğumuz sıcak bir çorba mıdır, yoksa sıcak evinde bolluk içinde bulduklarınla yetinmemek midir? Açlık; uzun zamandır aradığın kitabı bulamamak mıdır, yoksa bilgisizlik içinde cahilliğe susamak mıdır?

İnsanoğlunun açlığı biter mi? Her şeye açız aslında -maddi ve manevi olarak her şeye açız. Evrende her şeyin açlığını çeken tek varlık insanoğludur. Ve açlığını yaşarken sorunlar yaşatan tek varlığız.

Gerçekten aç olup-olmadığımızı ve ne kadar aç olduğumuzu sorgulamak gerekir…

Açlık gerçek ihtiyaçlarımızı ayırt etmediğimiz sürece devam edecek açgözlüğümüzdür…

Bu İçeriği Paylaş
Bağlantılar:
Çevirmen / Yazar
Yorum yap

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version