Herhangi bir afet durumuna maruz kalmış bireylerde, beslenme ihtiyacını özenle karşılamak gerekir. En çok dikkat edilmesi gereken nokta hijyendir. En temel ihtiyaçlardan olan su, kaynatılır ve klorlanır. Böylece enfeksiyon riski azaltılmış olur. Enfekte olmuş bireyle mümkün olduğunca az temasta bulunulmalı; besinleri olabildiğince paketli ve el değmemiş şekilde vermek gerekir.
Afetlerde toksin maruziyetine kalmış bireylere sıklıkla rastlanır. Çeşitli gastroenterit rahatsızlıklar görülebilir. İshal problemi yaşayan afetzede için sıvı ve elektrolit tedavisi sağlanmalıdır. Bunun için öncelikle sıvı kaybı derecesi değerlendirilmelidir. Ardından ORS (Oral Rehidrasyon Sıvısı) verilir.
ORS Nasıl Hazırlanır?
1 litre kaynatılmış suyun içine 2 yemek kaşığı şeker, 1 çay kaşığı tuz ve karbonat ekleyerek hazırlanır.
ORS mutlaka sağlık çalışanları tarafından kontrol edilerek verilmelidir. Bilinçsizce verilmesi başka problemlere yol açabilir.
Eğer ki ağır dehidrasyon durumu söz konusuysa damar içi tedaviler uygulanmalı; oral beslenmemelidir.
Bilinç kaybı, koma gibi durumlarda da ORS verilmemelidir.
ORS alan kişilerde besinlerden aldıkları tuz ve şeker miktarına dikkat edilmelidir.
Afetzede için paketli ürünler kurtarıcıdır. Fakat besleyiciliği yüksek ürünler tercih edilmelidir. Sebze ve meyveler için pektin içeriği yüksek olanları tercih etmek gerekir (Elma, şeftali, muz, havuç, bezelye gibi). Alerjen etkisi yüksek besinleri kontrollü vermek gerekir.
Çiğ sebze ve meyveler bünyesinde mikroorganizma barındırabileceğinden tercih edilmemelidir. Pişmiş sebze ve meyve püreleri tercih edilmelidir.
Aşırı tuzlu, yağlı ve şekerli besinlerden uzak durulmalıdır. Bağırsakta yer kaplayan enerji değeri yüksek besinler ön planda olmalıdır.
Bir afetzedenin beslenmesini düzenlemede özellikle protein ihtiyacı göz önünde bulundurulmalıdır. Uzun bir zaman beslenemeyen afetzede için kas kayıpları başlamış olabilir.
Bu süreçte akut malnutrisyon, refeeding (yeniden besleme) sendromu görülebilir. Bu yüzden afetzede için eksik olan elektrolit düzeyi tespit edilip ona göre beslenme düzenlemesine gidilmelidir. Bu süreçte vitamin ve mineral takviyelerinden yardım alınabilir.
Eğer ki ezilme sendromu yaşanıyorsa; protein ve potasyum düzeyleri düşük tutulmalıdır. Burada amaç böbreği yormamaktır.
Gebeler, emzikliler, bebekler ve çocuklar bu süreçte hassas yaklaşılması gereken gruptur. Mutlaka beslenmeleri düzenlenmeli ve uygun takviyeler verilmelidir.
Emziren annenin emzirmeye devam etmesi sağlanmalıdır. Çünkü bir bebek için en çok ihtiyaç duyulan altın besin anne sütüdür.
Multidisipliner çalışmayla bu süreç kontrol altına alınmalıdır.
Sağlıklı Günler.