Kişinin kendi düşünme süreçlerinin farkında olması ve bu süreçleri kontrol edebilmesi anlamına gelen üstbiliş [1] kişinin kendi kendisinin sorumlusu olma yönünü güçlendiren bir beceridir. Kişi bu kabiliyeti sayesinde kendini yönetir ve bir başkasının etkisinde kalmadan ferdi bir özgünlüğe sahip olur. Bu özgünlük insanın birey olabilme başarısıdır.
Üstbiliş kişilerde ayırt edici bir özellik olarak kendini gösterirken, bilgide anlamlı öğrenmeyi sağlar ve yetenekleri ön plana çıkarmada, üretken düşünmede büyük bir etki meydana getirir. İnsanın ahlaki yönünü güçlendirmede ise bireyin farkındalığını edindirmekte etkindir.
Ahlaki üstbiliş kişinin kendini eğitebilirliğini günceller ve daha spesifik olarak şuur olgusunu öne çıkarır. İnsandaki yeterliliğin arttırılmasının ön koşulu olan üst düzey şuur erdemini sağlar. Şuur ise mahlukatlar arasında insanoğluna verilen bir meziyettir. Bu meziyet insanın iç aydınlanmasını sağlayan ve kişiyi ahlaki olguları edinmede olumlu yönde destekleyen bir duyumdur.
Ahlaki kalkınmanın insandaki empati olgusunu tetikleyen vicdan duygusu geliştirmek de bununla bağlantılı olup aslında zincirleme olarak birbiriyle ilişkili durumlardır. Ahlaki farkındalığı oluşturan pek çok meziyeti bir arada tutan ahlaki üstbiliş becerisi, kişilere birey olma özgürlüğü de kazandırır. Birey olan kişi özerkliğinin ilkelerinde özgür karar alabilen, kendine güvenene, özgüven etkinliği yüksek toplumsal huzur ve barış hassasiyetleri olan, çevresel ve evrensel etik duyarlılığı yüksek kişidir. Burada birey olma ile bireysel olma durumlarını ayırmak gerektiğini de hatırlatmak gerekmektedir. Zira bireysellik daha içe dönük bir ifade olarak, kişinin toplumsal menfaatten ziyade yalnızca kendş menfaatini gözettiği ile ilgili bir tutumdur. Oysa birey olma, olabilme durumu; insanın, özgür karar alabilme, bağımsız hareket edebilme, üretken düşünme, girişimcilik ve sanatsal özgünlüğünü kurabilme başarısıdır. Yine birey olan kişi kendi menfaatlerini düşündüğü kadar toplumsal menfaati de düşünür. Bu yöndeki duyarlılığını, vicdani yönünü geliştirir. Bu durum bireyin farkındalığını kazanmasıdır. Farkındalığını edinen kişiler sosyal ve çevresel hassasiyetleri yüksek olan kişilerdir.
Farkındalık bireyde ahlaki davranışla sonuçlanan ve ahlaki karar verme sürecinin ilk adımı olarak, ahlaki sorunun farkına varmayı, yani ahlaki farkındalığı [2] edindiren önemli bir meziyettir. Ahlaki yönünün farkında olmadan verdikleri kararlar da ise genelde ahlaki olmaktan çok bireysel yarar odaklı [3] düşünen kişiler birey olmaktan uzak kalmış, bireysel olmayı edinmiş, yalnızca kendi menfaatlerini gözeten ve bunun için çabalayan kişilerdir.
Bu alanda en bilinen yaklaşımlarından empati-özgecilik hipotezi, empatinin bireyi özgeci davranışa götürdüğü ve süreci diğerinin ihtiyacını algılamak ile başlatmak [4] olduğunu düşündüğümüzde içselleştirilmiş bir empati duygusunun insan davranışlarındaki olumlu etkisini yadsınmaz bir gerçeklikte görebiliriz.
Kişinin ahlaki muhakemeye eşlik eden bilişsel süreçlerini izlemesi, düşünmesi, değiştirmesi ve düzenlemesine olanak tanıyan ahlaki üstbiliş [5] kişiyi bireysel davranma, bireysel düşünme üzerine değil aksine toplumsal huzuru sağlayan etik ilkeleri edinmede öncü kılar. özelliklere sahip kılar.
Sonuç olarak ahlaki üstbiliş kişiler arası uyum, denge, huzur ve refah üzerine etkili olup birey olmanın özgünlüğünü kazandırır. Doğru davranışları benimsemenin ve eğiliminin doğruluk ilkeleriyle güçlendirmenin temelinde ahlaki farkındalığın vecibesini bilmek üstbiliş düşünme becerisinin eğitimde kullanımının önemi kadar ahlaki yönde de kullanmanın da önemini ortaya koymaktadır.
[1] Türk Eğitim Bilimleri Dergisi Güz 2008, 6(4), 713-740 İletişim 2003/18 ÜSTBİLİŞGökhan ÖZSOY*
[2] Butterfield vd., 2000; Drumwright vd., 2015.
[3] (Street vd., 2001).
[4] (Batson, 2011). Schwartz (1977)
[5] (McMahon ve Good, 2015; Narvaez, 2010)