Ajanda

Gülay Eker 113 Görüntüleme 11 Yorum
4 Dak. Okuma

Yeni bir yıla sayılı günler kala, her yerde 2025 tarihi bizlere gülümsüyor. Pek çok şehirde ışıklarla süslenmiş 2024 ve 2025 levhaları yan yana parıldıyor.

Zaman denen kavram, birçok kişi tarafından farklı şekilde tanımlanmıştır. Kimisi “ölçülebilen bir süreç” olarak tanımlarken, kimisi de “olayların devam eden belirsiz bir sürecine denk gelir” demiştir.

Albert Einstein’a göre ise; zaman görecelidir ve her yerde farklılık göstermektedir. Einstein, zamanın gerçekte esnek olduğunu ve hareket yüzünden gerilebildiğini ve bükülebildiğini kanıtlamıştır.

Bunu en basit şekilde şöyle açıklayabiliriz: hasta olduğumuzda, yataktayken zaman bir türlü geçmek bilmez ve çok uzar. Ama bir eğlence zamanı, gün sonunda çoğu kişinin “Zaman ne çabuk geçti!” dediğini duyarız.

Kur’an-ı Kerim’de, zaman kelimesi yerine asr, vakit gibi kelimeler kullanılmıştır. Asr Suresi’nin birinci ayetinde “Asra yemin olsun ki…” denilmektedir.

Demek ki “zaman kavramı” Kur’an-ı Kerim’de üzerine yemin edilecek kadar kıymetli bir kavramdır.

Hatta şöyle diyebiliriz: Zaman başıboş bırakılmamış; yıllara bölünmüş, yıllar aylara, aylar haftalara, günler de sonunda saatlere ayrılmıştır. Ayın hareketi bile bir düzen içinde, bize zamanı bildirir.

Şimdi, esas üzerinde durmak istediğim konumuza gelelim.

Günler su gibi akıp giderken, hayatımızda belli amaçlara yönelik hedeflerimiz olur. Bunların bir kısmı gerçekleşirken, pek çoğunu da unutup gideriz.

İşte tam burada ajanda tutma alışkanlığından bahsetmek istiyorum. Birkaç yıldır uygulamaya çalıştığım metodu sizlerle paylaşacağım.

Öncelikle her yılın bitiminde, içinde bulunduğumuz bu ayda (aralık) kendime güzel bir ajanda seçiyorum.

Bu seçme bazen çok uzun bile sürebiliyor. Hatta bu yıl bunu çok sevdiğim kankam 😍 ile belirledik. İç dizaynı, kapağı ve size hissettirdiği duygu çok önemli çünkü.

Bu öyle bilindik ajandalardan değil elbette. İçinde hedeflerimin, izleyeceğim, okuyacağım, gideceğim yerlerin yazılacağı bölümleri olan yani, kişisel gelişim tarzı hazırlanmış ajanda olması gerekiyor.

İçerisinde her ay başında genel hedeflerin yazıldığı, sonra da haftaların, günlere ayrılmış kısımların olduğu, renkli ve eğlenceli ajandalar olmalı.

Gezilecek yerler, izlenecek filmler, tadılacak yeni lezzetler, başlanacak sporlar, alınacak eşyalar, biriktirilecek paralar, ziyaret edilecek dostlar… Gerisi size kalmış 🙂

Pek çok tarzda olan bu ajandalardan birini seçmek ile artık bu yola girmiş olursunuz. Ajanda kapağı da çok önemli, çünkü bir yıl boyunca hep yanınızda, size yol arkadaşı olacak bu güzel kapak.

Genelde pazar günü, en dingin anımda defterimi yanıma alıyorum. En fazla yarım saatimi alan bir planlama ile kocaman bir haftayı şekillendiriyorum.

Daha hafta yaşanmadan yapmak istediklerimi yazıyorum. Haftayı doldurmak işin en eğlenceli kısmı. Sanki bir hafta daha gelmeden yaşanmış gibi. Yapacağın işler için, gelecek bütün haftaya dokunuyorsun ve niyet olarak da ortaya koymuş oluyorsun.

Hepimizin kafasında dönüp duran ama bir türlü yapmaya fırsat bulamadığı işler vardır. Bu ajanda sayesinde bu kafamızın içindeki işler, inanın gün yüzüne çıkıyor ve plana alınıyor.

Kafamızın içinde dönüp duran işler, hatta farkında olmadan bize ağırlık veren işler, kağıda dökülüyor ve eyleme geçme gücü kazanmış oluyor.

Elbette her yazılan birebir olmayabiliyor. Bazen bir hafta sonraya kalıyor. Ama bir şekilde o işlere başlanmış, adım atılmış oluyor. En azından düşüncelerimizden çıkıp artık o iş, bizi yormuyor. Bir de planımızı gerçekleştirdiğimizdeki mutluluk hiçbir şeye benzemiyor.

Zaten bir insanın kendine verebileceği en kıymetli hediye de bu değil mi? Planladığı hedeflerine ulaşmak. Zamanı en verimli şekilde kullanmak.

Benim gibi birçok farklı işle meşgul olan biriyseniz, kesinlikle planlanmış bir haftaya ihtiyacınız var demektir.

Planlanmayan hedefler, belli bir zaman sonra insana çok ağır gelmeye ve “yorgun insan” psikolojisine girmemize de sebep oluyor.

Zamanı planlamak ve yazıya dökmek basit gibi görünse de insanı rahatlatan ve motive eden en kurtarıcı eylemdir.

Şimdiden pek çoğunuzun sabırsızlandığını ve hemen bir ajanda arayışına giriştiğini görür gibiyim.

Bu yolda, küçücük de olsa bir faydam olursa ne mutlu bana.

Şimdiden herkesin yeni yılını kutlar, ömrünüzün her daim bereketli ve huzurlu geçmesini dilerim.

Bu İçeriği Paylaş
Yazan Gülay Eker
Bağlantılar:
Öğretmen / Yazar
11 Yorum
  • Maşallah hocam gerçekten aklımda olupta hiç yapmadığım fikirlerime tercüman olmuşsunuz hatta kızım bu sabah dedi ki anne bende ajanda alıp notlarımı yazmak istiyorum .Çok beğendim harika olmuş.

  • Yazıyı okuyunca tekefona not etmenin çok faydasını görmediğimi farkettim, bende bir ajanda alma ve yazma isteği oluştu, güzel bir hatırlatma olmuş, planlamanın önemini kavradık, kaleminize sağlık teşekkürler hocam 👏

  • Zamanın bereketsiz olduğu bu çağda o kadar önemli bir değer ki teşekkürler yüreğinize sağlık 🍀

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version