Bir sen kaldın, anladığım dilinden,
Gönlümde ötüşen kuşlar senin sesindir.
Zihnimde her gece rol kesen,
Derinden yankılanan bu ses senindir.
Bir sen kaldın, anladığım sessizliğinden,
Yürürken gölgemde gölgesiz kalan senin ateşindir.
Şu çıtırtıları can kırıklarımın arasında,
Parça parça söküp aldığın benim kalbimdir.
Bir sen kaldın, anladığım yokluğundan.
Parasızlık dert olmadı sensizlik kadar.
Yoksulluk, bir kâğıt bir maden değil,
Yoksulluk şimdi senin eksikliğindir.
Bir sen kaldın, anladığım canımdan.
Ne yesem bilmem, nereye gitsem kaybolurum.
Canım ne ister bilmem, bir sen kaldın yaşamak diye bildiğim.
Bir sen kaldın, anladığım; yaşamak diyebildiğim.
Gecemde hasretin yürür, yatağımda kokun.
Duvarlara sor, anlatır seni uzun uzun.
Bir türkü dilimde adın, mırıldanırım kış boyu.
Yazın güneş diye bildiğim sevdandır.
Mevsimler dört değil,
Ağustos’ta üşüdü gönül.
Zemheri soğuk değil,
Yokluğunu tattı özüm.
Bir baharı kış ettik,
Dışıma buzları koydum, içimde harlanır benden bin tane.
Bir sen kaldın, anladığım.
Anladığım; bir sen kaldın…
Anladığım
Yazar / Şair
Yorum yap
Yorum yap