Bencil ne demektir veya bencil kime denir? Bencil kişilere “yalnızca kendini düşünen, kendi çıkarlarını öncelikli yapan” kişiler olarak tanımlayabiliriz. Bu kişileri hayatımızın her alanında okul, iş, sosyal hayat, partnerler arası ilişkiler, evlilik, ebeveyn ilişkilerinde rastlamak mümkündür. “Bencil bir kişi hayatımda var mı? Ben bencil biri miyim? Bencilce davrandığım olaylar veya kişiler oldu mu?” şeklinde sorular kafamızı kurcalayabilir. Bu sebeple bencil insanların bazı gözlenebilecek davranışlarına kısaca bencillik belirtilerine göz atalım.
Kelime tanımında da belirtildiği gibi bencil kişiler önce kendilerini, kendi isteklerini, arzularını, ihtiyaçlarını düşünürler. Çevresindeki diğer bireyler onun her zaman ikinci planıdır. Peki bir kişinin öncelikli olarak kendini düşünmesi kötü bir şey mi veya sağlıksız bir durum mu? Bu sorunun net bir cevabı yok. Neden? Çünkü insanlar, olaylar ve koşullar değişen yapılardır. Kimi durumlarda kişinin önceliği kendisi olması gerekir. Şimdi bir anneyi düşünelim. Eğer uykusuz kalan aç kalan sürekli bir koşturma halinde olan anneler eğer önceliği kendilerine verseler durum nasıl olur? Çocuklarının bakımları nasıl bir karşılanır? Şimdi olayı biraz daha şekillendirelim. Anne ve bakıma muhtaç bir bebek ile babayı hayal edelim. Anne sürekli bebeğinin ihtiyaçlarını karşılamakta, koşuşturmakta, kendi özbakımını ihmal etmekte, sosyal hayatında kendini izole ettiğini düşünelim. Babanın ise işten yeni gelmiş, yorgun ve aç olduğunu düşünelim. Bu koşullarda çalışan erkek, eşinden yemek yapmasını istiyor ve bekliyorsa bu kişiyi bencilce davrandı diyebilir miyiz? Sanırım çoğumuz bunun bir bencillik olduğunu düşünecektir. Ayrıca çoğumuz “Beni anlamıyorsun? Benim istediğim gibi davranmıyorsun? Ben, ben, ben..” gibi sorularla, sitemlerle karşılaştığımız olmuştur. Bu cümlelerdeki asıl mesaja bakmak çok önemli. Kişi eğer önceliği yine kendi ise, başka bir ifadeyle sizin düşünceleriniz, hisleriniz, içinde bulunduğunuz durumun farkında değil belki de önemsemiyorsa burada durup düşünmeniz gerekir. Bu kişiler ben, ben diye etrafta ağlayan küçük bencil bir çocuk mu? Yoksa sizin hislerinize, düşüncelerinize saygı duyan önem veren karşılıklı etkileşim halinde olduğunuz “ben böyle düşündüm, bunu hissettim, ben böyle olsun istiyorum, benim istediğim gibi davran” gibi bu tarz kapalı anlamları içeren cümlelerden ziyade empati odaklı iletişim mi kuruyor değerlendirmek gerekiyor.
“Benim istediğim gibi davranmanı istiyorum çünkü seni bu şekilde kabul edemiyorum, seni olduğun gibi değil bana faydalı olduğun şekilde seviyorum, değer veriyorum.” şeklinde hissettiğiniz ilişkileriniz varsa yıpranmaya hazır olun ya da daha fazla yaralanmadan kendinizi korumaya alın. Aklınıza kendimi nasıl koruyabilirim ki gibi sorular geliyordur belki de. Birincisi, sınırlarınızı iyi belirleyin. Sınır ihlali yaptığınız ilişkilerde kendinize özel bir alan tanımamış olacaksınız. İkincisi, size alan tanımıyorsa ve izin vermiyorsa yavaşça ve sakince hayatından çekilebilirsiniz veya yeni bir alan tanımı yaparak koşulları belirleyebilirsiniz. Üçüncüsü, kendinizi karşınızdakine saydam, otantik ve açık bir dille ifade etmeyi deneyin. Düşünce ve duygularınızı anlamasında yardımcı olun. Sabırlı ve açıklayıcı olmaya özen gösterin, uzlaşmacı ve sınır belirleyici olun. Unutmayalım ki, bencillik yalnızca ve öncelikle kendini düşünmektir, bireyin kendini düşünmesi demek değildir. Özetle kendimizi sevelim, değer verelim, kendimizi anlamaya çalışalım, fark edelim ama ilişkilerde sadece ben ve benim uzantılarım değil; ben ve diğerleri şeklinde iletişim için çaba harcayalım.