Kelimeler arasına tek tek sıkıştırdım,
Anlayan çözer benim bilinmez sırrımı.
Satırlar arasına kata kata serpiştirdim,
Okuyup anlayan çözer benim sırrımı.
Tabiri yok bunun, sukuta büründüm.
Ağlarken böyle, hep güler göründüm.
Oysa deryalardan daha da derindim,
Gönül denizinde yüzen çözer sırrımı.
Gül gibi görünse de, dikenle çevrildim.
Dik görünsem de, rüzgârda devrildim.
Çehrede sahte maske, böyle bilindim,
Gönül kapısı açmasını bilen çözer sırrımı.
Mehmet, sen kimsin, artık sırrını söyle.
Sırrı muallakta bırakma sakın böyle.
Kendimi bir boşluğa bıraksam şöyle,
Gönlüne kanat takıp uçan çözer sırrımı.