Türkiye’de çok sevilen “Çırpınırdı Karadeniz” türküsünün söz yazarı değerli şair Ahmed Cavad hakkında yazmak istedim. İstedim ki, Türkiyeli arkadaşlarım onu çok iyi tanısınlar. Bir Mehmet Akif Ersoy, Ömer Seyfettin, Ziya Gökalp, Mehmet Emin Yurdakul kadar sevsinler bizim değerli Ahmed Cavad’ımızı… Çünkü saydığım ve sayamadığım Türk Edebiyatının değerli yazarları kadar milliyetçi ve Türk Dünyasını çok seven bir yazardı Ahmed Cavad…
1919 yılında Memmed Emin Resulzade’nin rehberliğinde Türk dünyasında ilk bağımsız cumhuriyet olan Azerbaycan Cumhuriyeti kuruldu ve üç renkli bayrak Azerbaycan’ın her yerinde dalgalanmaya başladı. Ahmad Cavad Azerbaycan Devlet İstiklal Marşının (Himninin) sözlerini yazdı ve Üzeyir Hacıbeyli besteledi… Peki kimdi Ahmed Cavad? Zulme karşı isyankar, ezilse de susmayan Ahmed Cavad…
1892’de 5 Mayısta dünyaya gözlerini açmış Ahmed Cavad, 7 yaşından Arap, Fars, Rus ve Türk dillerini öğrenmiş, Kuran-ı Kerim’i okuyarak, sureleri ezberlemiştir. Ruhani okulunu bitirdikten sonra Azerbaycan Ali Pedagoj Üniversitesi’nde okumuştur.
I. Dünya Savaşında Türklere yardım etmek için Batumi’ye gidiyor ve burada tanıştığı Türk asıllı acar Şükriye Hanım’la dünya evine giriyor. 4 oğlu ve 1 kız çocuk sahibi oluyorlar. Kızı Elmas’ın vefatından sonra Ahmed Cavad çok evlat acısı çekiyor.
Gence’de ilk resmi öğretmen olarak çalışmaya başlayan Ahmed Cavad aynı zamanda yazmaya da devam ediyordu.
Çırpınırdı Karadeniz
1914 yılında Kasım ayında Gence’de yazmıştı “Çırpınırdı Karadeniz’i”…
1918’de Kafkaz İslam Ordusu Bakü’yü kurtardıktan sonra Üzeyir Hacıbeyli bestelemişti “Çırpınırdı Karadeniz”i…
Şarkı Türkiye’de çok sevilmiş, “Yol Ver Türk’ün Bayrağına” adı ile dillere düşmüştü.. Şarkıyı Atatürk’ün de çok sevdiği, dinlerken gözlerinin yaşardığı söyleniyordu…
Göy Göl
Yazılarındaki Azerbaycan ve Türkiye sevdalısı olduğunu göstermesi, bayrak, millet sevgisi Sovyet Hükümeti’nin hoşuna gitmiyor. 1925’de yazdığı “Göy Göl” şiiri tartışmaya neden oluyor..
Senin güzelliğin gelmez ki saya,
Koynunda yer vardır yıldıza, aya!
Oldun sen onlara mihriban daya,
Felek busatını kuralı, Göy Göl!
Dizelerinde kullandığı “yıldız, ay” kelimelerinden bile korkanlar bu şiirden dolayı Ahmed Cavad’ı tutukluyorlar. Şiirin doğa güzelliği Göy Göl’e yazıldığı, siyasi içerik taşımadığı ispatlandıktan sonra şair özgürlüğüne kavuşuyor..
Ahmed Cavad Azerbaycan ve Türkiye Cumhuriyetleri arasında ilk bağlılık kuran yazarlardandır. Onun yazılarının ana fikrinin “Türkçülük” olması Sovyet ve onun taraftarlarını rahatsız eder, sık sık iftiralara uğramasına neden olurdu.
Ve 1937 Haziran ayının 4’de Ahmed Cavad kalem dostu Mikayıl Müşfik ile aynı günde tutuklanarak aylarla işkence görüyor. Ahmed Cavad’ın eşi Şükrüye Hanım’dan Ahmed Cavad aleyhine ifade vermesi ve ondan vazgeçmesi isteniyor. Bunu kabul etmeyen Şükriye Hanım “Vatan Haininin Ailesi” damgasıyla Kazakistan’a sürgün ediliyor, evlatları da tutuklanıyor. Ancak 1955’de Vatanına dönebilen Şükriye Hanım gördüğü işkenceleri anlatmakta zorluk çekiyor, her yutkunduğunda göz yaşlarına boğuluyor…
Ahmed Cavad 1937’de sadece 15 dakika süren bir mahkeme sonrası verilen kararla “Vatan Haini” adı alıyor. Sürgüne gönderildiği söylense de hiçbir yere gönderilmediği ağır işkence verildiği ve ekim ayında işkence ile öldürüldüğü ancak 1956’da ortaya çıkmıştır.
Bu yazıyı “Çırpınırdı Karadeniz’i çok seven ama Ahmed Cavad’ı tanımayan değerli arkadaşlarım için yazdım. Kısa anlattım aslında Ahmed Cavad’ı… Uzun uzun anlatmaya kalksam sayfalar yetmez.. Kısacası Ahmed Cavad kimdir diye soranlara kendi dizeleriyle cevap verelim:
Soranlara ben bu yurdun: anlatayım nesiyim,
Bir çiğnenen ülkenin hak bağıran sesiyim…