Büyük Küçük İnsanlar

Yılmaz İmanlık 477 Görüntüleme Yorum ekle
2 Dak. Okuma

Bir insanın kişiliğinin oluşmasında uğraştığı işlerin etkisi büyüktür. Bir insanı iyi tanımak istiyorsanız nelerle uğraştığına, kimlerle dostluk kurduğuna, nelere önem verip nelere önem vermediğine iyi bakın.

Kişisel çıkarlar peşinde koşan insanlar, maddi olarak ne kadar büyürse büyüsün aslında ruhen küçük insanlardır. Onlar basit işlerin adamıdır. Büyük adamlar; uğraştığı işlerden, dostluk kurduğu insanlardan, toplumsal ilişkilerinden kendini hemen belli eder.

Ülkemizi bir gemi olarak düşündüğümüzde büyük insanlar, gemi battığında hepimizin öleceğinin farkındadır. İşte onlar olumsuz bir durumda gemiyi terk etmek yerine küreklere daha sıkı sarılır. Basit insanlar ise aynı gemide yolculuk yaptıklarını idrak edemeyecek kadar düşüncelerini dar kalıplara sıkıştırır. Kişisel çıkarlar, kişisel kavgalar onların gözlerine perde çeker. Geminin içinde armudun sapıyla, üzümün çöpüyle uğraşmaktan geminin önündeki buz dağlarını görmeye fırsat bulamazlar. Ya da gemi su almaya başladıktan sonra fark ederler ama artık her şey için çok geçtir.

Büyük insanlar için ‘ben’ yerine ‘biz’ kavramı vardır. Onlar yaptıkları bütün işlerde toplum ve insanlık menfaatini düşünürler. Küçük hesapların peşinde koşmazlar. Zaten hesabı küçük yapanlar, büyük denklemlerin ağırlığında ezilir.

Büyük insanların hayatında dostlukların ayrı bir yeri vardır. Basit işler yüzünden dostlarını kaybetmezler. Dostlarla küskünlükler yaşansa da arada, onlar dostlarından yine de vazgeçmezler. Onların yokluğunu derinden hisseder ve onları ararlar. Çünkü dost demek hayattaki en değerli zenginlik demektir. Gerçek dostlar birbirlerini kırsalar da birbirlerinin yokluğunu hisseder, birbirlerini özler. Özlemek bitmişse dostluk hiç başlamamış demektir.

Evrensel düşünmek insan olmanın, toplum olmanın ve dinimizin bir gereğidir. “Bana dokunmayan yılan bin yaşasın” mantığı ne kadar yanlışsa o kadar da küçük insanların sığındığı bir limandır. Zaten büyük insanların ruhu bu limana sığmaz.

Bazen hislerimiz bizi bireysel düşünmeye zorlasa da, küçük işler ayaklarımıza dolansa da onlara harcadığımız zaman, bizi bir adım ileri götürmez, değerimizi artırmaz. Bilmeliyiz ki, büyük başarıların temelinde büyük düşünmek yatar. Büyük düşünmek merdivenin ilk basamağıdır her zaman.

Bu İçeriği Paylaş
Bağlantılar:
Yazar
Yorum yap

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version