Çekirdekten Çınara

Amine Çalışkan 903 Görüntüleme 17 Yorum
6 Dak. Okuma

Öncelikle hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Ben bir anne değilim. Bir evlat olarak bu konuyu kaleme almak istedim. Anne değilim belki ama annesine anne olan bir evlat oldum.

Bir küçük el uzanıyor tertemiz, hiç bir duygudan incinmemiş küçük bir tohum, dünyanın en verimli tohumu bu ekerseniz ve bakmasını bilirseniz gölgesinde dinleneceğiniz bir ağaç oluverir… Bir hazine ki sürekli meyve veren taze fidan, yedi verenler gibi her mevsim çiçek açan bir fidan. Evet o en anlamlı kelime; Evlat…

Bir hamur düşünün, nasıl ki tatlandırmak sizin elinizde. Biraz şekeri fazla olursa çok tatlı olur, tuzu fazla kaçırırsanız tuzlu… Ama düşünürsek ikisi de damağa hitap eden tatlar öyle değil mi?

Gayemiz ölçüyü kaçırmamakta.

Evlatlarınız size Rabbimin en güzel armağanı. Öyle bir hazine ki sevdikçe çoğalan baktıkça huzur bulduğunuz… “Bu benim mi?” diye kendinize sorduğunuz.

Çok özür dileyerek bir soru sormak istiyorum.

Evladına oturup kitap okuyan kaç ebeveyn vardır. Çoğunuz iş, güç, hayat telaşı, yorgunluk, yoğunluk derken evlatlarınızın her dediğini yapan maddi bir araca dönüşüyorsunuz. Her istediği yapılan bir birey olarak topluma güçsüz, çabuk yorulan, kolay vazgeçen, mutlu olamayan, sürekli şikayet eden ve en acısı şimdi ki gençliğin hayalleri yok farkında mısınız?

Önce sevgi ve maneviyat sonra maddiyat, slogan budur!!!

İstediğiniz gibi şekillendirmek yerine sevgiyle yoğurun.

Bir de ebeveynler olarak “hırsla” evet başkasının çocuklarıyla kıyaslama sırf bu yüzden özel okullar özel hocalar kendi istekleriniz için çocuğunuz doğduğu andan itibaren kendi istediği gibi değil sizin istediğiniz gibi şekil alıyor, almak istemediği zaman sorunlu bir çocuk oluyor. Önce ona sorun. Hayalleri ve hedefleri nelerdir.

Bir çocuğun ilkokula başladığında her duyguyu öğrenmiş olması gerekiyor. Çocuklarınızı topluma dahil etmeden önce bütün insani eğitimleri sizden almış olmalıdır. Bunlar nedir peki? Saygı nedir, sevgi nedir, nefret nasıl bir duygudur, merhamet ve en önemlisi yalan nedir? Sonuçları, artıları- eksileri nelerdir? Çünkü bu duygular karakterini oluşturmak için olmazsa olmaz duygular.

Evet bunları kimseden öğrenemez, sizden öğrenecek ve bunu ilk öğrenim hayatına başlamadan önce öğrenmiş olması gerekiyor!!!

Bakın toplum olarak sürekli şikayet eden bir toplum haline geldik. Çoğumuz işinden, çevresinden, ailesinden vs. şikayetçiyiz ve isyankarız. Çünkü alt yapı sağlam değil maalesef…

Geleceğin çocukları daha da yorgun. Bunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Hep maddiyatla mutlu olan çocuklar çoğunlukta.

Size bu yazıyı bu ay bir yazar olarak değil, bir arkadaş olarak tüm samimi duygularımla yazdım.

Dünyaya tertemiz gelmiş, size en safi duygularıyla hediye edilen bir çiçeği fazla su verip, gereğinden fazla vitamin verip bir güneşe bir gölgeye maruz bırakıp çürütmeyin.

Hırslarınızı kendinize saklayın. Başkalarının çocuklarıyla, çocuğunuzu maraton koşar gibi yarıştırmayın. Çok bir şey değil, sevgi verin. Sevgi bedava, parayla satılmaya başlanmadı henüz.

Emek harcayın. Büyük emekler değil bunlar. Öz güvenli bir evlat yetiştirin. “Sen bunu yapamazsın” , “Senden bir şey olmaz” , “Bunu yapmak zorundasın, mecbursun…” gibi cümleler kurmayın. Aksine “Sen yaparsın” , “Sana güveniyorum” , “Muhteşemsin” , “Harikasın…” gibi motive edici cümlelerle cesaret verin. Her zaman taktir edin, onun sizin için ne kadar değerli olduğunu, var oluş sebebini söyleyin. Bunları sık sık duysun.

Çocuğunuzu takdir etmezseniz her şeyden korkar. “Ya yapamazsam, başaramazsam…” düşünceleri ile utangaçlaşır. Kendini ifade edemeyen bir birey olur. Öz güven şart bir insanda, hele ki iş hayatında, eğitim hayatında öz güven olmalıdır.

Kararlarına saygı duyun. En basit bir örnek verecek olursam “Küpe takmak istiyorum” , “Saçımı uzatmak istiyorum” dediğinde, uzat bakalım tak bakalım yerine, “Aslında düşünüyorum, sana yakışabilir, deneyebiliriz” diyebilirsiniz. İnanın bu yaklaşım olaya bakış açısını değiştirir. Tabi ki bazı istekler olmayabilir ama önce oturup ortak karar vermek, kararlara saygı…

Bunun için geç kalmayın çocuğunuz sizi siz çocuğunuzu yönetmeye kalkmayın!!! Rakip değilsiniz bir aile ve bütün olduğunuzu unutmayın ve sürekli hatırlatın.

Kaliteli zamanlar geçirin “kitap okumak” , “sinemaya gitmek” , “futbol” gibi aktiviteleri beraber yapın. Arada oturup dertleşin, siz de çocukluğunuzdan ve gelecek hayallerinizden bahsedin. Böylelikle sizi arkadaşı gibi görüp sizden hiçbir şey saklamasın. Lütfen çocuklarınıza mutluluğu dışarıda aratmayın, huzur bulduğu yer evi olsun, size sığınsın, arkadaş gibi, anne baba gibi… Huzuru dışarıda arayan çocuklar telafisi olmayan hatalar yapmasın, dönüşü olmayan yollara yürümesin. Sevgisi eksik, öz güveni olmayan bir birey olarak yetiştirdiğiniz her çocuk hayatının her döneminde bunun eksikliğini yaşamaya mahkum olur. Çünkü emek verilmeyen her şey ziyan olmaya mahkumdur. Bugün bir psikolojik destek almaya kalksanız çocukluğunuza iniyor, düşünün ki çocukluktaki travmalar ne kadar ciddi boyuttadır.

Ziyan etmeyin çocukluğunu, geçmişini sorgulatmayın. Ona düşününce hüzünlendiren hatıralar bırakmayın.

Velhasıl evlat vazgeçilmez bir varlıktır. Ne kadar kızarsanız kızın bir bakışı, bir sarılması bir tebessümü hele de anne-baba gibi o kutsal kelimeleri telaffuz etmesi dünyalara değer. Duyar gibiyim “Evet” dediğinizi. İnanın bu dünyada anne-baba kelimesini duyabilmek için canını verecek insanlar var. Sevin, “İyi ki varsın, iyi ki hayatıma dokundun, nefesim, sensiz ben çok yalnızmışım, hayatımın rengi…” Bunları sürekli haykırın, duysun, duymalı. En doğal hakkı olduğunu düşünüyorum. Ayrıca bir de şu gerçek var; evladınızın yaptığı her yanlış hareket sizin kendinizi sorgulamanıza neden olur. “Ben nerede hata yaptım acaba? Keşke böyle olmasaydı” demeyin. Bazı hataların telafisi, bazı acıların merhemi yoktur. Hayatınızı keşkelere pişmanlıklara karıştırmayın…

Yürüdüğünüz yollar gül renginde, gül kokusunda olsun her daim…

Sevgilerimle, hoşça kalın.

Bu İçeriği Paylaş
Bağlantılar:
Yazar
17 Yorum
  • Gerçekten harika tespitleri de bulunarak yazılmış bir makale olmuş sözü edilen cümleler gerek geçmişi gerekse bugünü temsil eden ve aradaki farkı bulmasını sağlayan paragraflar, okurken çok keyif aldım başarılarin devamını diliyorum 🙏.

  • Değerli kızım kalemine yüreğine sağlık tamda günümüzün en önemli doğru bilinen yanlışlardan bahsetmişsin iyi bir anne baba olabilmek çocuğun maddi anlamda her istediğiğni yerine getirmek olduğunu zannederiz oysa hayatın inişli çıkışlı olduğunu iknalı bir şekilde anlatabilsek daha faydalı daha verimli olacağını düşünüyorum selamlar sevgiler sağlıklı günler dilerim

    • Eline yüreğine sağlık gönlümün efendisi herzaman ki gibi muhteşem bir yorumlama üslübü çok teşekkür ederim güzel dileklerin için.Sevgi ve hürmetlerimi sunarım yüreği güzelim.

    • Ne güzel izah ettiniz tebrik ediyorum düşüncelerinizi
      Lakin dile kolay farkında olmadan yapılıyor bu hatalar farkedincede geç oluyor çünkü Ekim mevsimi geçiyor sonrası malum

      • Öncelikle değerli vaktinizi ayırıp yorumladığınız için çok teşekkür ederim. Nedense geç kalmak bazı değerleri yok etmek vazifemiz gibi… Zamana teslim olmuş insanlar olduk oysaki zamanı bizim yönetmemiz gerekirdi.. Her geçkalış sonrası yaprak dökümü misali sonbahar yaşadık… Sonrası malum yürekler ayaz tuttu… Saygılarımla hayırlı vakitler diliyorum.

  • Yüreğine ve ağzına kalmeine sağlık verisn yarabbim. Anneler ve babalar çocuk yetistirirken gercekden çok şeye dikkat etmemiz gerekiyor . Lütfen sizde bu yazıları okuyarak ufacikda olsa kendimizden bir ornek bulun ve varsa hatalariniz yol yakınken geri dönün çok teşekkürler

    • Sakarya doğduğum büyüdüğüm yerdir anlamı çok derindir bende… Sevgiler saygılar benden güzel sakaryama. Çok teşekkür ederim bu ince davranışınız için baki selamlarımla.

  • Çok güzel, akıcı ve yerinde tespitler olmuş. Harika bir aile içi özeti ve olumlu yol çizimleri var yazıda. Tebrik ediyorum. Kaleminize ve yüreğinize sağlık… Bunların zaman içinde bir kitap olmasını diliyorum. Sağolun, varolun.

    • Hocam bunları sizden duymak benim için çok değerli. Asıl sizin yüreğinize sağlık iyiki yolumuz kesişti dediğim nadir insanlardan birisiniz. Sevgiler Saygılar efendim baki selamlarımla.

  • Emeğinize sağlık. Bir anne olmadan farkındalık oluşturmak, çekirdekten yapılan hatalara değinmek istiyorsunu. Başarılarınızın devamını dilerim.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version