İnanışlar ve arayışlar dünya tarihi ve insan yaratılışı kadar eskidir. Arkeolojik kazılarda çıkanlar, insanın arayış içinde olduğunu ve bir güce yaslanmak, dayanmak istediğini kanıtlıyor. İlk insan Hz. Adem’den (a.s.) bu yana pek çok medeniyetler gelmiş, geçmiş ve kalıntıları günümüze kadar ulaşmıştır.
Peki, insan yaratılışı dünya ile mi başlar? Elbette hayır. Yüce Yaradan Kur’an-ı Kerim’de birçok alemden bahseder. O varlıklar nasıl bir inanış içindeydiler, bilmiyoruz. Ancak kainatın dünyadan ibaret olmadığını bilmek için düşünmek yeterli. İçinde sırlar barındıran evren, binlerce galaksi, sayısız yıldızlar ve bu hızı hissetmediğimiz ışıklı bir dünya. Peki gerisi? Yerçekimsiz ortam, hava ve su olmayan, insan yaşamının zorlanacağı uçsuz bucaksız kainat; hayat kaynağı güneş, dünyanın uydusu ay. Ve arayış içinde olan insan.
Medeniyetler tarihi, insanın bu arayışına ışık tutar. İlk insandan bu yana semavi dinler ve batıl inançları yaşayan insan kararlarını kendi verir. İnanışında serbesttir. Yeryüzünde pek çok inanış vardır. Bir yerde Budizmi görür, dünyanın başka bir köşesinde ise ineğe tapanlara rastlayabiliriz. Bir başka tapınakta ise ruhların farelere girdiğine inanıp onları kutsal sayan reenkarnasyon inancı karşımıza çıkar. Semavi dinlerden Hristiyanlıkta üç tanrı inancı vardır: Baba, Oğul ve Kutsal Ruh. Ya Musevilik? Onda da tek tanrı inancı hakimdir, seçilmiş ırk olduklarına inanırlar.
Gelelim son din olan İslamiyet’e. Müslümanlıkta tek Yaradan vardır: “De ki: O, Allah birdir. Allah sameddir. Doğmamış, doğurmamıştır. Her şey ona muhtaç, o hiçbir şeye muhtaç değildir.” (İhlas Suresi, 1-4. Ayetler) İslamiyet, dünyanın imtihan yeri olduğunu, asıl ebedi yurdun kıyametten sonra olacağını müjdeler. Ahiret inancı bütün semavi dinlerde vardır, farklı şekillerde inanılsa bile. Gelelim ateizme ve deizme. Deizmde tanrı inancı vardır. Ateizm ise yaradılış inancını reddeder. Tesadüfen doğduğumuzu, kainatın kendiliğinden var olduğunu, Bing Bang patlamasıyla dünyanın oluştuğunu, ölümle her şeyin son bulacağını inanır.
Ya Orta Asya dinleri? Bugün bile var olan Tengri inancı, yani hava, su ve toprak tanrıları. Türkler İslamiyet’ten önce bu inanışa sahiptiler. Ancak Orta Asya’da bazı toplumlarda devam etmektedir. İşte insan, imtihan için geldiği bu dünyada bir gün sınavını bitirip ahiret yurduna göçecektir. Yani “Her canlı ölümü tadacaktır…” (Âl-i İmrân Suresi, 185. Ayet) Sonrası, sırlar aleminde Yaradan’ın katında gizlidir. Dünyaya ağlayarak geldik, hesabı da yalnız vereceğiz.
Sağlık, huzur ve sevgiyle.