Denizkızı’nın Öyküsü

Firdevs Daş 521 Görüntüleme Yorum ekle
3 Dak. Okuma

Denizler vardır huzur veren, dalgalandıran, dinlendiren, ağlatan güldüren akar insanın kulağından her yerine ve gönlüne orda bir taht kurarlar ve bu deniz içindeki tüm canlılar insana renk olurlar bir anda. Bir sağ kulaktan girer dalga sesi, bir sol kulaktan ama insanı derinden alır, götürür başka diyarlara. Bir denize aldandım ömrümce, bir denize tutuldum fikrimce. Sonra âşık oldum kalbimce. Denizsiz olur mu, olmaz.

Okyanuslar vardır daha zengin ama bazen ise sade, daha farklı tonlarda bir o kadar da daha yoğun, daha gizli ve daha derindir kendisi. Okyanus gibidir bazı canlılar da, alır, götürür bizi en derinlere. İşte o canlılarla bir sohbet kurmak bazen ne kadar mutluluk verir insana. Hem de okyanus kıyısında okyanussuz olur mu, olmaz.

Nice canlı türleri vardır bu okyanuslarda yaşayan, en sevilen insan canlısı yunuslar mı dersin? Okyanus yutan balinalar mı? Denizde tonca balık çeşitleri mi? Adını bile bilmediğimiz, daha görülmemiş, keşfedilmemiş canlılar mı? Ya da belgesellerde izlediğimiz, sayısını kestiremediğimiz canlı türleri… İşte burada bir canlı türü geldi aklıma, o da kızıl akşamların ufkunda görülen, kızıl saçlı, mavi gözlü, kızıl elbiseli, yarısı insan görünümlü, yarısı balık olan denizkızları…

Denizkızı olamadan olur mu, olmaz.

Denizkızları var mıdır? Yok mudur? Tartışıla dursun sizlerin fikri nedir bilmiyorum şuanda, ama ben küçükken denizkızlarının varlığına çok inanırdım ya da inanmak isterdim sadece. Ama sonradan defalarca kere düşündüm ve emin olamadım, gözümle görene kadar da emin olamayacağım. Bir denizkızı düşün, denizde ne yapar bu kız? Bir tane de eş gerek kendi cinsinden tabi. Kendi âlemlerinde yaşarlar mı bilmiyorum ama öyle bir âlem çıkarsa da şaşırmam doğrusu. Bazen karaya çıkan, bazen denize girip denizde kaybolan, canlılarla takılırken kendini de koruyabilen, kendi uygarlığından çok nadir çıkıp görülen, çoğalan diğer canlılarla iletişimi neredeyse hiç olan, bir o kadar çeşitli, güzel ve yakışıklı bir tür. Sorgulamak gerek bu türün gerçekten yaşayıp yaşamadığını, bir değil defalarca kere kanıtlarıyla.

Hey denizkızı! Çık, hadi o denizden, okyanustan, sonra gidersin geri. Hey denizkızı! Bugün bu sahilde arkadaşımız ol, bir muhabbettir çevirelim ateş başında, sonra çek, git yuvana geri. Hey denizkızı! Yüzelim bu sahilde bugün birlikte, tut elimden, hisset varlığımı, hisset beni. Arkadaş ol bana, sonra veda et, uzaklaş. Çok sevdim seni olmasan da, olsan da sevdim hikâyeni. Hey denizkızı! Geldin yine gece sahile, el salladın bize, kayboldun sonra. Biz gördük seni, yaşadık seni, şanslıyız biz gördüğümüz için seni. Belki sadece bize görünmek istedin bugün bu sahilde, hoşça kal denizkızı.

Denizlerin kızı, okyanusların kızı, sen de bul kendine bir deniz kıyısı, okyanus kıyısı, at kendini, ver sulara, dinlendir bedenini. Huzur bul suların en güzel ritminde, kulak ver canlıların sesine, izle, tanı, düşün onları, dalgalan onlarla birlikte. Bu en güzeli. Olur da bir gün denizkızı görürsen aklına ben geleyim, unutma beni. Sen de ama denizkızı.

Bu İçeriği Paylaş
Yazan Firdevs Daş
Bağlantılar:
Yazar / Öğretmen
Yorum yap

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version