Dijitalleşmenin eğitime yansımalarında öncelikle bilgisayarların hayatımızı girmesiyle beraber birçok bilgi kitap ve dergilerden değil internet erişimiyle sağlanmaktadır. Hatta bu doğrultuda elektronik kitap, e-ansiklopedi, sözlükler, dijital halk kütüphaneleri gibi birçok kişinin internetten enformasyon ve bilgi erişimi kolaylaşmaya başlamaktadır. Bunların yanında makale, tez, bildiri gibi kaynakların ulaşılması da dijitalleşmeyle beraber sanal ortamlarda erişimi sağlanmaktadır. 10 yılı aşkındır kullanılan akıllı tahtaların birçok şehirde de yaygınlaştırılarak kara tahtadan akıllı tahtaya geçişiyle beraber dijitalleşmenin en önemli örneği ve Türkiye için teknolojik açıdan bir dönüşümdür diyebiliriz. Akıllı tahtada öğretmenler hem slaytlarla ders anlatımı yapabilmekte hem de internet erişimi sayesinde kapsamlı bilgiler sunabilmektedirler. Akıllı tahtanın yanında veya akıllı tahtanın olmadığı ortamlarda projeksiyon cihazlarıyla yansıtmalar yapılarak ders anlatımı da sağlanmaktadır. Eğitimde dijitalleşmenin gelişmesinde bir dönüm noktası niteliğinde olan Covid-19 salgını sürecince dünyada uzaktan eğitimin yaygınlaştığı aşikâr bir durumdur. Bu süreçte öğretmenler teknolojik imkanlarla çevrimiçi dersler, çevrimiçi ödevler ve sınavlarla birlikte sanal bir ortamda öğrenciye eğitim kolaylığı sağlanmaktadır. Google Meet, Zoom, Microsoft Teams, Google Classroom, Google From, Survey Monkey, Google Drive gibi uygulamalar çevrimiçi toplantı, ders, ödev, anket ve depolama alanında kolaylıklar sağlamaktadır. Salgın sürecinden önce de uzaktan eğitim etkinlikleri uygulansa da bu süreçte (zorunlu) daha yaygınlaşmıştır. Yine ödevlerde elektronik ortamlarda yazılarak ve tasarlanarak sunulmaktadır. Günümüzde bir bilginin erişimini sadece okulda sağlanmamaktadır. Günümüzde sıklıkla bilgi kaynağı olarak kullanılan Wikipedia’dan bahsetmesek olmaz:
Wikepedia, kullanıcıları tarafından ortaklaşa olarak birçok dilde hazırlanan, özgür, bağımsız, ücretsiz, reklamsız, kâr amacı gütmeyen bir internet ansiklopedisidir ve eğitimde bilginin öğrenilmesinde kolaylık sağlamaktadır. Bunlara ek olarak YouTube’da birçok eğitim videoları da bulunmaktadır. Örneğin; ÖSYM, KPSS gibi sınavlara hazırlanan öğrencilere yönelik birçok video bulunmaktadır. Ayrıca TED, uzman konuşmaların verdiği konferansları internet sayfasında yayınlanmasıyla eğitim açısından bilgi erişimi ve paylaşımında kolaylık sağlanmaktadır. Khan Academy öğrenciye ders videoları ve alıştırmalar ile bireye özgü bir öğrenim deneyimi sağlamakla beraber seviye testleriyle konuyu öğrenmesi sınanmaktadır. Bireyin eğitimiyle beraber dil öğrenmekte önemli olduğundan yine yabancı dil eğitim videoları, çevrimiçi dersler, konu anlatım yazıları ve uygulamalar aracığıyla dijital ortamlar kişiye kolaylık sağlamaktadır., Duolingo gibi birçok uygulamalar ile dil öğreniminde kolaylık sağlanabilmektedir.
Dijitalleşmeyle beraber eğitim alanında bazı değişimler ve gelişmeler meydana gelmiştir. Dijitalleşmenin eğitim alanlarındaki yansımaları psikolojik danışma ve rehberlik alanını da etkilemiştir. Nasıl dijitalleşmeyle birlikte eğitimdeki değişimler kaçınılmazsa psikolojik danışma ve rehberlik alanında da bu değişimin yaşanması da beklenen bir olgudur. psikolojik danışma ve rehberlik alanındaki eğitimlerde dijitalleşme sürecinin eğitime yansımalarındaki hepsini görebiliriz. Psikolojik danışmanlar dijitalleşme süreciyle beraber ilk olarak çalışmalarına bilgilendirme amaçlı online seminerler, online psikolojik danışma, online rehberlik gibi yardımlar sunarak yürütmektedirler. Online olarak öğrencilerin kendilerine tanımalarına ve meslek alanları hakkında bilgilendirmeye yönelik etkinlikler yapılmaktadır. Danışana uygulanabileceğimiz birçok envanter, test ve ölçekler internet aracılığıyla herkesin kolaylıkla erişebileceği bir hale gelmiştir. Şu an internette Holland Kişilik Envanteri, Kuder İlgi Envanteri gibi ölçme testleri bulunmakta ve bu envanterlere yönelik makale, tez gibi çalışmaları sonuçları ve değerlendirmeleri de dijital ortamda saklanmaktadır. Meslek seçimi, stres yönetimi gibi birçok psikolojik danışma ve rehberlik alanı kapsamına giren konulara yönelik blog sayfaları ve web sitelerinde bilgi erişimi sağlanmaktadır. Psikolojik alandaki makale, tez ve çalışmalar dijital ortamda paylaşılmakta ve korunmaktadır. Ayrıca danışan hakkında öğrenilen bilgiler yine dijital ortamlarda kayıt tutularak, korunmaktadır. Bir akademik çalışma hazırlayan biri, konusuyla alakalı verileri çevrimiçi olarak kolaylıkla toplayabilmektedir. Ölçülmek istenen konuya göre hazırlanmış anketler çevrimiçi olarak hedef kitleye yine dijital ortamlarda e-posta, Google form gibi platformlarda paylaşarak veriler toplanmaktadır. Toplanan veriler SPSS gibi programlarla elektronik ortamlarda değerlendirilerek, çalışma sonuçları yorumlanır. Verilerden çıkan sonuçlar anlamlı ise bunlar çevrimiçi olarak paylaşılarak başka insanların da yararlanabileceği şekilde dijital ortamda yerini alır ve korunur. Ayrıca içinde bulunduğumuz dijital çağın etkileriyle herkes teknolojinin gelişimiyle birlikte bir oluşum içine girmiştir. Dijitalleşme sürecinin etkisiyle birçok sosyal medya uygulamaları\siteleri ortaya çıkmıştır. Bununla beraber bu sosyal mecralarda farklı coğrafi bölgelerdeki insanlarla iletişim kurulmaktadır. Psikolojik açıdan bilgilendirme, veri paylaşımı ve motivasyon gibi konular Youtube, Instagram gibi ortamlarda yayınlanmaktadır. Psikolojik danışma ve rehberlik konulu canlı yayınlar bu platformlarda insanlarla etkileşim halinde yorumlar ve beğenilerle sağlanmaktadır. Bir psikolojik danışman sosyal mecralarda etkileşim içinde olan kişilerden de veri sağlayabilmektedir.
Öğretmenler sanal ortamlarda eğitim verilmesiyle beraber zaman ve mekândan tasarruf edilmektedir. Her an istenilen bilgiye kolaylıkla erişilmekle beraber birçok yanlış bilgiyi de içinde barındırmaktadır. YouTube, Khan Akademi gibi ders içerikli videolar, testler kişilerin bilgiyi kolaylık öğrenmesi ve kendini geliştirmesi açısından çok önemlidir. Makale, tez, konferans, bildiri, kitap, dergiler çevrimiçi olarak sunulmasıyla istenilen bilgi dijital ortamlarda bulunmakta ayrıca bilgiler bu sanal ortamlarda depolanarak geniş bir bilgi kaynağının olanaklarını oluşturmaktadır.
Eğitim okullar dijitalleşecektir. Dersler çevrimiçi olarak işlenecek ve ödevler sadece dijital ortamlarda paylaşılacaktır. Kâğıt, kalem kullanımı tamamen ortadan kalkacak ve öğrenciler bilgisayar, tablet, telefon gibi teknolojik aletlerle eğitimlerini devam ettireceklerdir. Öğretmenler sanal ortamlarda ders anlatacağı gibi zamanla yerini yapay zekaya ve robotlara verecek bu açıdan öğretmenlik mesleği zamanla yok olacaktır. Bu dönüşümle beraber birçok meslek yok olacaktır.
Dijitalleşmeyle birlikte mevcut değişimler rehberlik ve psikolojik danışma için fırsatları ve tehditleri ortaya çıkarmıştır. Psikolojik destek alması gereken birinin bir danışmanlık merkezinde veya türevlerine başvurması gerekmektedir. Fakat gerek toplumsal dayatma gerekse damgalanma korkusundan çoğu kişi destek almaya çekinmektedir. Dijitalleşmenin getirdiği değişimlerle beraber yaygın olmasa da çevrimiçi olarak psikolojik yardımlar sunulmaktadır. Kişinin damgalanma korkusu ve toplum baskısını çevrimiçi bir yardım hattıyla önüne geçilmiş olacaktır. Ayrıca sadece toplumsal baskı veya damgalanma korkusuyla değil yaşanılan coğrafi bölgedeki imkanları yetersiz olması da çok önemli bir faktördür. Dijitalleşmeyle beraber psikolojik danışmanlar herhangi bir şehirde yaşayan insana destek sağlayabilmektedir. Bu kolaylıkların yanında danışanla yapılacak yüz yüze görüşmelerde kişinin hal ve hareketleri, mimikleri gibi faktörler kişiye yönelik gerçekçi olmayacak ve işlevsiz bir şekilde değerlendirmeye sebep olabilmekte ve yanlış çıkarımların oluşmasına zemin hazırlayabilmektedir. Alan çalışması yapan biri ise çevrimiçi olarak kapsamlı şekilde veri toplayabilmektedir. Dijital ortamlarda etkileşim hızla yayılmakta olduğundan hedef kitleye yönelik anket, çalışmaya yönelik bilgilerin sağlanması açısından geniş bir olanak sağlamaktadır. Anket ve çalışmaya yönelik bilgiler gerçek yaşamda olduğu gibi çevrimiçi olarak da güvenirlik katsayında düşüşler yaşanabilmektedir. Bu gibi tehditler çalışmanın geçerliliğini ve güvenirliğini olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Sosyal medya kullanımının artmasıyla beraber RPD alanındaki çalışmalar sosyal mecralara yönelmektedir. Yapılacak herhangi bir seminer, konferans sosyal medya aracılığıyla geniş kitlelere duyurulmaktadır. Yardım almak isteyen kişilere sosyal ortamlarda bilgilendirme yapılabilmekte ve birçok kişiye ulaşılmaktadır. Alan çalışması yapacak kişilerin bilgi ve veri için çevrimiçi olarak yayınlanmış kitap, makale, tez, dergi ve bildiri gibi birçok kaynaktan kolaylıkla yararlanabilmektedir. Bilgilerin çevrimiçi olarak depolanıp paylaşılırken izinsiz ve kaynak göstermeden kişinin kendi çalışması gibi göstererek veri ve bilgi paylaşımı riski bulunmaktadır. Bununla birlikte dijitalleşmenin etkisiyle depolanmış kaynaklardan yararlanılarak intihal oranlarının tespit edildiği uygulamalar oluşturulmuş ve bu tehlikenin önüne bir nebzede olsa geçilmeye çalışılmıştır. Psikolojik danışma ve rehberlik alanında yapılan çalışmalar çevrimiçi olarak sosyal medyalarda paylaşılmakta, depolanmakta ve korunmaktadır. Bu açıdan da bilginin ulaşılmasında hem zaman hem de ortam açısından tasarruf edilmektedir. Psikolojik danışma ve rehberlik alanı kapsamında kişilik özellikleri, ilgi ve yeteneklerin fark edilmesi, duygusal ve psikolojik rahatsızlıklar gibi konularda bilgi, envanter, test, kitap, makale, tez ve video gibi birçok alanda çevrimiçi olarak yayınlanıp depolanırken, insanların bu bilgilere kolaylıkla ulaşmasının yanında herkesin çevrimiçi olarak bilgilerini paylaşması dijital ortamda bilgi kirliliğine sebep olabilmektedir. Güvenilir ve gerçek bilginin bulunmasının zorlaşmasına ve yanlış bilgilerin hızla yayılmasına neden olabilmektedir. Sosyal medyada insan ilişkilerinin incelenmesi, insanları olumsuz yönde etkileyecek faktörlerin tespit edilmesi, insanların veya toplumun yapısının ve genel düşünce yapılarının fark edilmesi, bu platformu sıklıkla kullanan gençlerin eğilimleri, kişilik özellikleri, arkadaş ilişkileri ve ilgileri gibi birçok veri toplanmakta ve yorumlanmaktadır. Özellikle gençlerin sosyal medya aracılığıyla birbirlerine zorbalık yapabilmektedirler. Siber zorbalık alanındaki çevrimiçi çalışmalar incelenmekte, sosyal medyadaki gençlerin hangi konularda, ne sıklıkla birbirlerine veya birilerine hakaret etme ve ezme gibi eğilimleri kayıt altına alarak, dijital ortamda depolanmaktadır. Sosyal medyanın herkesin erişimine açık olması ve paylaşımların çok olması ise zorbalık oranlarını arttırabileceği konusunda tehdit içermektedir. Bu alana yönelik çalışmalar yapılmaktadır fakat bu çalışmalar çevrimiçi olarak dikkat çekici ve hedef kitlenin özellikleri dikkate alınarak yapılmalı ve bu sayede geniş kitlelere ulaşılmalıdır.
Dijitalleşme sürekli bir değişim ve oluşum içindedir. Hızlıca yayılmakta olduğundan gelecekte yaşamımızın her alanında teknolojinin imzalarını göreceğiz. İnsanlar anılarını dijital ortamlarda kontrol edebilecek ve istedikleri zaman beyinlerinden kötü anılarını silebilecek ve bu sayede psikolojik açıdan yardım alınmasına gerek kalmayacaktır. Yapay Zekanın sürekli ve sonsuz verileri toplamasıyla beraber donamlı ve hata yapmayacak şekilde işlevsel olarak kişilere her konuda yardım sağlayacak bireye özel sanal danışmanlar veya robotlar dijital ortamlarda kişilere yardım sunulacaktır. Mesleki anlamda günümüzdeki çoğu meslek hasır altına çekilerek yeni ve teknolojik odaklı meslekler ortaya çıkacaktır. Bu açıdan hemen kişiye özgü danışmanlar Yapay Zeka aracılığıyla sağlanmaması durumda psikolojik danışmanlar yeni mesleklerin tanıtımını ve rehberliğini çevrimiçi olarak hem simülasyonlarla hem de kişiye sahip tüm çevrimiçi verilerle gerçekçi bir meslek seçimi oluşturulacaktır. İnsanlar psikolojik yardım almak için danışma merkezleri veya diğer kurumalara gitmeyecek, bu gibi mekanlar ortadan kalkacak ve psikolojik yardım için çevrimiçi yardım ve dokümanlar sağlanacaktır. Psikolojik sorunlar sanal gerçeklik ile tedavi edilmeye, iyileştirilmeye çalışılacaktır. Her alana yayılmış olan teknoloji sayesinde psikolojik desteğe ihtiyacı olanlara gerekli yardımlar dijital ortamlarda sağlanacaktır. Bu sayede birçok kişiye hızlı ve etkili yardımlar sunulacaktır. Yaşamdaki değişimlerin hızlı ve ani şekilde olacağından kişilerin bunlara uyum sağlayabilmesi de bu ölçüde hızlı ve ani olması gerektiğinden insanlarda psikolojik ve duygusal değişimleri hızlı ve ani bir biçimde döngüsel bir hale gelecektir. Buradan hareketle insan nüfusunun çoğunda psikolojik rahatsızlıklar artacak, danışmanlık ve yardım isteğine yönelik ihtiyaçlar sürekli bir hale gelecek ve kişisel danışmanlıklar ortaya çıkacaktır.