Dünya Yuvarlak Değildir

Ayşegül Sare Ölmez 559 Görüntüleme Yorum ekle
5 Dak. Okuma

Yıllar yıllar öncesine uzanan bir masala gidelim bugün, hem de Milattan önce 500’lü yıllara kadar giden bir masal bu . Adı, düz dünya! Ancak ne Fırat ve Dicle arasında, dönemin en gelişmiş medeniyetini kuran ve yazıyı icat edecek kadar entelektüel bir toplum olan Sümerler, ne eski Çinliler, ne Babil uygarlığı, ne Hintliler, ne de İlkçağ filozofları düz dünya masalına bir  hayal demediler çünkü onlar için bu katıksız bir gerçekti!

Bu insanlar kendilerini geliştirmemiş, akledemeyen yahut iptidai kişiler değildi. Buna mukabil onlar, dünyayı bir tepsi sanmaktan ne vazgeçebildiler, ne de ileri gidebildiler.

Ta ki Pisagorcular’a kadar! Ve ardından Eflatun, Biruni ve özellikle de teleskobu icat eden Galileo gibi filozofların, Dünya’nın asla düz olamayacağını ve bir küre olduğunu deklare etmelerine kadar!

Hristiyanlık dini ile dünyanın düz olduğu fikri güncellendi. Kilise ile ters düşecek hiçbir fikir kabul edilmedi ve daha pek çok bilimsel veri reddedildi. İşte bunlardan biri de dünya asla yuvarlak olamaz savıydı. Bunu iddia edenler kilise tarafından ya idam edildi ya da diri diri yakıldı. Son kertede farklı düşünmenin diyeti ancak böyle bir göz dağı olmalıydı!

Teknolojinin gelişmesi ile birlikte kilisenin düz dünya teorisi bir kere daha sallandı, tarihler 24 ekim 1946’yı gösterdiğinde uzayın ilk fotoğrafı çekildi ve dünyanın yuvarlak olduğu ilk kez müşahhas bir görsel ile kanıtlandı. Ancak elbette inanmak istemeyenler, bu fotoğrafı kale almadılar ve yeterli bir delil olmadığını söylediler. Çünkü o dönemin imkanlarıyla çekilen bu fotoğraf, dünyanın sadece bir kısmını gösteriyordu. Onlar tüm dünyayı istediler, ki kısmen haklıydılar.

Artık son yıllarda dünyamızın çekilen fotoğrafları, onun bir geoit olduğunu şeksiz şüphesiz kanıtlamakta. Ancak NASA’nın çektiği tüm bu görsel ve videolar ya kurguysa?

Çünkü düz dünyacılara göre, Amerika ve ona bağlı devletler dünyanın düz olduğunu saklıyor. Bu fotoğraflar photoshop’lu! Uzay’a çıkmak kesinlikle imkansız. Ay’a da zaten hiç çıkılmadı. NASA ve diğer ülkelerdeki uzay ajansları hepimizi kandırıyor çünkü onlar hepimizden gizli bir araştırma yürütüyorlar. Hemen her konuda ters düşen devletler sadece bu konuda birbirlerine destek oluyor ve dünyadan saklıyorlar! Bilim adamları bizi hipnoz ediyor!!!

“Düz dünya teorisini destekleyen bir bilim adamı yok. Olamaz da zaten. Belli bir eğitim seviyesine ulaştığında eğitim sistemi senin sahibin oluyor. Her istediğini yapamıyorsun.” diyerek sisteme isyan ediyor bir düz dünyacı.

‘Düz Dünya Hareketi’, ciddi bir şekilde büyümeye 1800’lü yıllarda başladı. Şu anda da organize ettikleri ‘Düz Dünya Konferansı’, pek çok ülkede düzenlenmeye ve yüzlerce taraftar kitlesini arttırmaya devam ediyor.

Mamafih, ‘Düz Dünya Derneği’ ülkemizde de aktif! Hatta Adana’da ‘Düz Dünya’ adı için marka patent başvurusu yapıldı bile.

Peki, ‘Şeytanın en büyük yalanı’ olarak gördükleri Yuvarlak Dünya Teorisi’ni tekzip etmek için, nedir ellerindeki kanıtlar?

  • Ufuk çizgisine bakınca dümdüz görülüyor.
  • Gezegen bir buz duvarı ile çevrili bir disk.
  • Gerçek dünya haritası aslında Birleşmiş Milletler logosundaki harita.
  • Dünya’nın çevresi yaklaşık 2000 metrelik buzullar ile çevrili. Dünya’nın sonu burası. Ancak buraya gitmek ‘Antarktika Anlaşması’ gereği yasak, bu yüzden de kanıt toplanamıyor.
  • Dünya dönmüyor. Dünya’nın Ekvator çizgisi etrafında dönen Güneş ise, iddia edilenden hem daha küçük hem de bize daha yakın.
  • Güneş tam bizim üzerimizde. Dünyamızın tam ortasını ısıtıyor. İşte bu yüzden etrafımız buzullarla kaplı.
  • Dünya yuvarlaksa, baş aşağı döndüğümüzde uzaya düşmemiz gerekirdi.
  • Bir dağın tepesine çıkınca hiçbir eğim görülmüyor. Her yer dümdüz.
  • Hawaii’deki Kauai ve Oahu adaları arasındaki uzaklık 149 km. ve Kauai havalimanından Oahu adası çok net bir şekilde görülüyor hem de bu uzaklıkta olmasına rağmen. Demek ki dünya düz.
  • Şayet dünya yuvarlaksa, uçaklar atmosferden çıkmamak için hep aşağı doğru manevra yapmalılardı, oysa düz istikamette gidiyorlar.

Bu iddialar buz dağının görünen kısmı. Elbette her birine verilecek bilimsel cevaplar var fakat konu çok uzar gider.

Bu grup, henüz teorisini tamamlayamamış bilim insanlarından oluşuyor desek, hem haklarını yememiş hem de onları küçük görmemiş oluruz. Hem nasıl küçük görelim ki? Sayıları günden güne öyle hızlı artıyor ki, sadece Brezilya’da bile 11 milyondan fazla inananı var. Yani nüfusun yaklaşık %7’si! Taraftarları sürekli çoğalıyor çünkü onlar da bilimsel deneyler yapıyor, konferanslar ve seminerler veriyor, düz dünya inancını, komplo teorisinden gerçek bir kanıta evirmek için canla başla çalışıyor, maddi manevi emek sarf ediyorlar.

Binlerce üyesi olan Facebook grupları, radyo istasyonları hatta çöpçatan siteleri dahi var. Kendi aralarında sürekli küçük büyük etkinlikler düzenleyerek ayakta kalmayı, hatta büyümeyi amaçlayan eğlenceli bir grup var karşımızda.

“Düz dünya pozitiftir. Düz dünyacılar bir araya gelince kim oldukları önemsiz kalır. Çok derinden bir bağ kurarsınız.” diyor bir düz dünyacı.

Düz dünyacılar için dünyamız dönmese de, onlar kendi dünyalarında dönüyor. Ve artan taraftar kitlesine bakıldığında da, dönmeye devam edecek gibi gözüküyor.

Bu İçeriği Paylaş
Bağlantılar:
Yazar
Yorum yap

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version