Her insan yaradılış esasları doğrultusunda doğar ve yaşama başlar.
Belli evreler ve eğitimlerden geçtikten sonra olgunluğa ulaşır. Her insanın yaşamı boyunca bazı dönüm noktaları vardır. Bunlardan en önemlilerinden bir tanesi de evliliktir.
Hazırlıklar başlar…
Uzun, yorucu ama keyifli bir yolculuktur bu.
Gelin için de, damat için de detaylardan ve hayallerden oluşan bir yolculuktur.
Gelinliğin üzerindeki ince detaylardan saç ve makyaja kadar uzanan silsiledir. Ne kadar detay olursa olsun hayallerini kurduğu o gelinliğin içindeki prenses adım adım yaklaşacaktır gerçeğine.
Çünkü her gerçek bir hayalle başlar…
İyi bir fotoğrafçı, ilk önce gelin ve damadını izler, dinler ve hayallerini süsleyecek o pozu onların istediğinden daha fazlasını sunarak çekmelidir.
İyi bir fotoğrafçı kendi tarzına münhasır çekim teknikleri ve yolları uygulasa da her gelin mutlaka albümde olması gereken hayallerini süsleyen o pozu çekmesini isteyecektir.
İşte o poz, fotoğrafçı ya da herhangi birine göre çok sıradan, banal, sıkıcı, klasik bir poz olabilir. Ama bu düşünce sadece onlara aittir.
İyi bir fotoğrafçı bu özel ayrıntıyı çekim süresi boyunca farklı arka planlarda kullanarak başarıya ulaşır.
Dünyanın en özel pozu, bir gelinin hayalindeki o karedir.
Fotoğrafçılık anlarımda binlerce kez rastladığım bu konu benim için çok hassastır. Asla atlamam ve basite almam. Bazen bir ekrandan gösterirler, bazen bir fotoğraf gösterirler ve bazen de sadece anlatırlar. O özel pozu ve kombinasyonlarını öyle bir çekerim ki, ta ki fotoğraf makinemin ekranına baktığında gözlerinde o büyülü ışıltıyı gördüğümde anlarım görevimi tamamladığımı.
Sevgili Fotoğrafçı arkadaşlarım, çiftlerinize kulak veriniz. Çok klasik bir poz istese bile o poz DÜNYANIN EN ÖZEL GELİN & DAMAT pozudur.
Unutmayınız 🙂
Işığınız bol olsun der, vizyon sahibi sanatsal günler dilerim.