Bayram her çocuk için özel bir anlam taşırdı bir zamanlar. Bir gün önceden heyecanla alınan bayramlık hazırlanır özenle, ertesi gün giyilmesi için bir kenara koyulurdu. Güzel bir şekilde temizlenip heyecanlı bir şekilde beklerdik o günü. Akşam olduğu zaman daha bir heyecanlanırdık. Yatağımıza erkenden geçer, uyuyamazdık. Bir şekilde uykuya teslim olana kadar kıvranır dururduk yatağın içinde. Pes edip gözlerimiz kapandığında ise hemencecik sabah olur ve annemizin sesi ile uyanırdık. O an uykuda saklanmış olan heyecanımız gün yüzüne tekrar çıkardı. Hızlıca hazır olan kıyafetlerimizi giyip ailemizin en büyüğü olan babaannemizde kahvaltı yapmak için cümbür cemaat toplanırdık. Babaannemin yaptığı pişiler afiyetle yenirken, gülüşmeler ile bayram kutlamaları başlamış olurdu. Kahvaltıdan sonra bayram ziyareti için aynı kadro beraber bayramlaşmaya gider, el öperdik. Yenilen baklavalar, sarmalar bizim için ödül olurdu. Eskiden bayramlar her şeyi ile yaşanırdı.
Devreye zaman girerdi aslında sadece, biz bunun farkına varmazdık. Geçen zamanın ardına ölümler, ayrılıklar karışırdı. Her bayram biri olmamaya başladı aramızda. İlk olarak babaannem gitmişti mesela. O her bayram tonton yanakları ile gülen babaannem bir bayramdan sonra olmamaya başlamıştı. Bir yanımız buruk yaşar olmuştuk bayramlarımızı. Kalan akrabalarımızla beraber bayramımızı geçirir yad eder olmuştuk geçen zamanı. Daha sonra babaannemden sonra teselli kaynağım anneannem ile dedem gitmişti bizden; işte kalmamıştı artık bizim için bayram denen bir şey. Adı vardı artık benim için, anneannemin, dedemin sıcak bakışı yoktu artık. Babaannemin pişisi ve komiklikleri de yoktu, dedemin ismimle seslenişi de yoktu. Geçmişti işte koskoca bir devran. Bitmişti o lezzet aldığımız bayramlar. Gitmişti sevdiklerimiz yanımızdan.
Geçen bu zaman da bayramlarda değişmeye başladı. Akraba ziyaretlerinin yerini tatiller aldı. Ölen büyükler ziyaret edilmez oldu. Emekleri görülmez oldu. Bayramda toplanan akrabalar artık birbirine gitmez oldu. Tadı kalmadı artık hiçbir şeyin… Akrabalık ilişkileri çöp oldu. Kabir ziyaretleri yalan oldu. Hayat çok boş oldu. Herkes lüks düşünür oldu. Bu düşünce insanlıkları yok etti. Hiçbir şeyin eskisi gibi kalmadığı gibi bayramların da kalmadı. İsmi kaldı sadece, geçmişte olan güzellikleri kaldı. Eski bayramlar yok artık, sadece anısı ve izi kaldı.