Fibromiyalji; yaygın ağrı, spesifik anatomik bölgelerde hassasiyet, yorgunluk, uyku düzensizliği, spastik kolon gibi klinik belirtilerle birlikte seyreden özellikle kas ve iskelet sistemini tutan kronik bir hastalıktır.
Hastalığın temel oluşumunda bağırsak geçirgenliğinin bozulması yatmaktadır. Özellikle kötü beslenen bireylerde bağırsak geçirgenliği bozulmaktadır. Buna bağlı olarak çinko, demir ve magnezyum gibi kas işlevlerinde önemli olan minarelerin vücutta eksikleri ortaya çıkmaktadır. Eksiklikler zamanla bireyin vücudunun farklı noktalarında ağrılar çekmesine neden olmaktadır. Ağrıların hafifletilmesi için bozulan bağırsaklar iyi bir diyet kontrolü ile tedavi edilmelidir. Örneğin diyete posa kaynakları eklenerek bağırsaklardaki villus yapıları tamir edilmelidir. Böylece hastalığın şiddeti ve ağrılar beslenme tedavisiyle hafifletilebilir.
Bir diğer önemli husus da fibromiyalji hastalarının genelde obez olmasıdır. Fazla kilolu veya obez olan bireylerde vücutlarına binen yük, olması gerekenden fazla olduğu için ağrılar daha fazla görülmektedir. Bu durumda bireylerin kasları artık vücudun geri kalanını taşıyamamaktadır. Kilo aldıkça ağrılar artmakta, ağrılar arttıkça da günlük fiziksel aktiviteleri azalmaktadır ve durum artık tavuk mu yumurtadan yoksa yumurta mı tavuktan çıkar durumuna dönüşmektedir. Bu yüzden çoğu fibromiyalji hastası spor yapmaktan nefret eder ve yedikçe kilo alır. Çözümü ise zayıflamak!
Fibromiyaljiyi tetikleyen besinlere baktığımızda;
- Rafine şeker içeren tüm besinler, paketli gıdalar
- Basit karbonhidratlar
- Fruktoz ve fruktoz içeren tüm besinler
- Aşırı derecede kahve ve çay tüketmek
- Süt ve süt ürünleri(laktoz)
- Yapay tatlandırıcılar ve içeren tüm ürünler
- Nitrat ve yapay tatlandırıcılar içeren salam, sosis, sucuk gibi şarküteri ürünleri
- Monosodyum Glutamat(MSG) içeren fast food ve paketli gıdalar başta gelmektedir.
Peki fibromiyalji hastaları nasıl beslenmelidir?
- Temelde bağırsak mikrobiyotasını düzeltmek istediğimiz için farklı diyet yaklaşımları bireysel farklılıklara göre denenebilir (Örneğin: FODMAP, glutensiz diyet, IF aralıklı oruç diyeti veya ketojenik diyet modelleri gibi).
- Fibromiyalji hastaları diyet yaparken günlük besin tüketim kayıtları tutulmalıdır. Bu kayıtlarla hangi besinlerin bireyde hassasiyet oluşturduğu tespit edilmelidir.
- Bağırsak mikrobiyotasını tamir etmek için lifli gıdalardan yararlanılmalıdır. Yapılan çalışmalarda günlük 1000 kkal başına 14 g posa alan bireylerin bağırsak hastalıklarına yakalanma riskinin daha düşük olduğu saptanmıştır.
- Fibromiyalji hastalarında omega-9 alımının iyileştirici etkileri olduğu düşünülmektedir. Bu yüzden bu bireyler diyetlerine soğuk sıkım zeytinyağı (Özellikle salatalarına ve sebze yemeklerine)
- Omega-3 kaynaklarından zengin ceviz, fındık, balık ve keten tohumu günlük beslenmeye dahil edilmelidir.
- Magnezyum eksikliğinin önüne geçmek için yeşil yapraklı sebzeler, avokado ve bitter çikolata tüketilebilir.
- Antioksidanlar bütün vücudun hatta hücrelerimizin sağlığı için oldukça kıymetlidir. Bu yüzden öğünlerde muhakkak antioksidandan açısından zengin kırmızı ve siyah renkli meyve ve sebzeler, enginar gibi besinler tüketilmelidir.
- Son olarak da diyetle birlikte muhakkak günlük 30 dakika kadar aerobik egzersiz de yapılmalıdır.