Gelecek Umudu

Elvan Erdem 571 Görüntüleme Yorum ekle
3 Dak. Okuma

Gelecek, gelmemiş olanın beklentisidir, umududur. Gelecek, gizemlidir, merak uyandırır; üstüne hayaller kurdurur. Şu anki hayatından memnun olmayanlar için kurtuluş yolu, şikayeti olmayanlar için heyecanlı bir bekleyiştir. Gelecekle ilgili olarak umutsuz olanlar, umudu olanlardan fazla değildir. En umutsuzunun içinde bile cılız bir mum ışığı yanar.

Çoğu insanın gelecek öngörüsünde hayalleri yatar. O hayallerin gerçekleşme umudu insanı yaşama bağlar, hayatını daha yaşanabilir kılar. Hayattan alacağı olduğunu düşünen insanlar, ilahi adalete sığınarak yaşamın ona bir gün borcunu ödeyeceğini düşünür.

Çoğu insan geleceğini merak eder, bu yüzden günümüzde falcılık, astrologluk, medyumculuk gibi işler, para getiren geçerli mesleklere dönüşmüştür. Hatta bunlarla ilgili yazılan kitaplar bile çoğu iyi yazarın kitapları tek baskıda kalırken onlarca baskı yapar.

Bu kişilere, güzel şeyler duymak ümidiyle tonla para harcayan insanlar, kötü şeyler duymak ister mi? Mesela üç ay sonra işten atılacağını, çok kısa bir süre sonra sevdiği bir yakının kaybedeceğini, hiç çocuğu olmayacağını, sonu boşanmayla bitecek bir evlilik yapacağını…

İnsanların gelecek düşlerinde pembe panjurlu evler vardır, Alice harikalar diyarında gezinir, Alaaddin’in sihirli lambasından bir cin çıkar ve en çok istediğiniz üç şeyi gerçekleştirme sözü verir.

İnsan, geleceğinden haberdar olmak ister; ama insanın geleceğini gösteren bir makine icat edilse birçok kişi o makinenin içine oturmak istemez herhalde.  Bir düşünsenize, makinenin içine girdiniz ve hayatınızın sonuna kadar yaşayacaklarınızı gördünüz. Kaç kişi her şeye rağmen yaşamaya cesaret edebilir? Yaşamınızın çoğunun mutluluk içinde geçeceğini bilseniz bile sahici tek bir acı tüm bu güzellikler gölge düşürür.

Mutluluğu gelecekte aramanın paradoksu, aslında geleceğin hayra doğru akmamasıdır. İnsanoğlu, umut sarhoşluğu içinde olmasa bunu kolayca görür aslında. Yaşama yükünün artması, sorumlulukların çoğalması, yılların artmasına bağlı hastalık ihtimalinin yükselmesi… İnsanın hatırlarındaki en mutlu yıllar, çoğunlukla sağlıkla, gençlikle ve sorumlulukların en az olduğu özgürlükle geçen yıllarıdır.

Gerçekliğin dünyasında elimizde umuttan başka bir şey yoktur.  Umuda tutunarak geleceğe doğru cesaretle yol almaya çalışır insan. Ne var ki umut da yorulur bazen. O vakit, hayata itiraz, Allah’a isyan başlar.

Hayatın bitmeyen bir mücadele olduğunu unutmadan, umuda da büyük anlamlar yüklemeden, başka hayatlara özenmeden yaşayabilmek, hayat serüvenine küçük mutlu anlar sıkıştırabilmeyi bilmek, hayat serüveninde yükümüzü hafifletebilir.

Bu İçeriği Paylaş
Yazan Elvan Erdem
Bağlantılar:
Yazar
Yorum yap

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version