Gelip gördüğümüz,
Ölüp döndüğümüz pür telaş dünyaya bir temaşadır diyen,
Rubai d/okumalarıyla konar göçerlere Hayyamlık eden eyy koca Ömer!
‘Kimse bilmez!’ derdin, doğruymuş!
Uyudum uyandım kıyameti koptu sandım.
Bilen yanılır bulan aldanırmış.
İnsanlığıma ver Tanrım!
Ne zaman âlemden âleme göçmeyip yerleşmeye yeltensem,
Yaşamaklı gözlerle baktığım can sunağı musallalar hatırlatır “Bela”lı kavlimi.
Mutantan bir yağmurla yoğrulmuş k/ıtırlı toprağımız ve biz,
Zavallı değil, zevalli yaratılmış,
Ruhu naçiz bedeninde h’acz edilmiş insanlarız.
Bir âlem sır-siret,
Bir âlem sûr-sırat,
İkisinin de t/arafıymış insan.