Mum ışığında titrek, korkulu,
Bu rüya kim bilir hangimizin sonu?
Yalnızlık suretinde üşürken bedenim,
Gönlümdeki yangın neden bu kadar koyu?
Hasret izi taşırken dudaklarım,
Gözlerimden dökülür yağmurlar,
Canlanan çiçekler müjdelerken baharı,
Özlem hangi cemreyle kardeş payı?
Yakup hasretiyle gözlerime,
Sürerken kanlı gömlekleri,
Vuslat hangi kuyunun dibinde saklı.
İçimde milyon yıllık volkanlar,
Suyu azalan çağlayanlar,
Yüzümde kimliği belirsiz gülücükler var.
Yüreğimde umut mürekkebi bitip,
Asırlık çınarlarım devrilirken bir bir,
Gözlerimde çaresizliğin feryadı,
Sokaklarımda tarumar olan fidanlar.