Huzur nerede? Arar dururuz hep dilimizde. Belki de zaten içimizde, belki beynimizdeki yokuşların ötesinde. Huzur nerede, arar dururuz bir fenerle. Aydınlık ya da karanlık her yerde. Bir ağacın mı gövdesinde yoksa güneşin mi ateşinde? Huzur nerede? Yağmur sonrasında mı toprağın? Gökkuşağında mı havanın? Arar durur ruhumuz darmadağın. Bir kuşun kanadında mı yoksa bulutların arasında mı? Nereden bakar bize dalgın dalgın…
Huzur nerede? Sayfalarında mı kitapların? Bakışında mı tüm çocukların? Arar dururuz da göremeyiz. Huzur nerede? Bilmediklerimizde mi, görmediklerimizde mi? Ucunda mı bilgi uçurumunun, parlaklığında mı bir ayın? Dünya üzerinde mi, ötesinde mi evrenin?
Huzur var mı? Tıkışıp kaldığımız odalarda, televizyonlarda, telefonlarda? Hatta belki de sığamadığımız gök kubbenin altında. Huzur var mı vicdan kilitli sandıklarda? İki dudak arasına sığan kalp kırıklıklarında? Huzur var mı çıkmaz soğuk sokaklarda? Huzur var mı pencere kenarlarında, çatıların altındaki her bir hayatta? Nerede var olur, nerede yok olur? Seslerimiz yükselir, gönüllerimiz kaybolur. İşte o zaman huzur da yok olur.
Huzur burada. Huzur bizde, kendimizde. Gittiğimiz her yerde. İyiliğe uzanan ellerimizde. Güzellikler dökülen seslerimizde. Heyecanla atan bir kalbin içinde. Seven, sevilen her yürekte. Belki büyüyen göz bebeklerimizde, belki gül koklayan burun direğimizde. Huzur burada, vicdanımızda. Belki aradığımız insanlarda, belki de insan olmakta…
Elinize emeğinize sağlık hocam 👏👏👏
Huzur içimizde bir yerlerde. Denk geldimiz yerde hissederiz
Teşekkür ederim 🙏🏻