İnanmak

Fatma Mavi Tonaz 533 Görüntüleme Yorum ekle
2 Dak. Okuma

Sanılır ki, büyük bir yalandan sonra insan inancını yitirir, oysaki; Büyük bir yalan söylendiği için inanç kaybedilmez.

İnancını yitirmene yalanın büyüğü, küçüğü, pembesi, siyahı sebep olmaz. Yalan yalandır. Küçükmüş, pembeymiş ne önemi var?

Konu yalanın ne olduğu olmadı ki hiçbir zaman. İnancı öldüren de söylenen yalan olmadı ki zaten…

İnancı öldüren yalanın ne olduğu değil, gerçekleri öğrendiğin gün değil, nasıl bir şekilde yalan söylediği değil. Diyorum ya mesele yalan değil, mesele; Güvendiği insan tarafından yanıltılmış olması insanın kişiye karşı inancını öldürür ve yalan tarafından atılan küçük taşlar, içindeki inanç temelini sarsar. Tamamen bir yapıt haline geldiğinde yalan, inanç evini ezer geçer. Yalanın varlığını oluşturduğu yerde, inanç temelin depremini yaşar. Yalan doğadan değil, dilden gelen bir affet!

Bir insana karşı inancını yitirmişsen, söylenen her cümle, her söz, hatta yapılan her eylem, şüphe ile karşılanır. Artık gerçekleri söylüyor olsa bile bir şekilde içinde kocaman bir şüphe ve yıkılmış inancın betonlaşmış güvensizlik yığınları var …

Şüphe varlığını yalan ile ortaya koyar. Şüphenin var olduğu yerde ise güven kalmaz artık. Yalanın var olduğu yerde ise inanç olmaz. Şüphe, güven, yalan üçü birbirine düz bağlantı, bu bağlantıyı oluşturan, ileten veya kesen ise inanç akımı!

İnanmadığın bir insana güvenmezsin.

İnanmadığın bir insanın gerçeklerinden bile şüphe duyarsın. Gerçek olduğunu kanıtlamıştır ama aynı zamanda içinde öyle bir güvensizlik oluşturmuştur ki, gerçeklere bile şüphe duyar hâle getirilmiş bulursun kendini.

Söylenen yalana inanmak senin yanlışın değildi ve bunun için kendini suçlu hissetme.

Tekrar inanmak istersen eğer, bu da yanlış değil. Eğer gerçekten içindeki şüpheleri susturabileceksen ve tekrar güvenebileceğini hissediyorsan ve en önemlisi inancın onarılmaya çalışılıyorsa, bu sana iyi hissettiriyorsa, tekrar inanmak istemenden dolayı kendini suçlu hissetme.

Bir insanın yalanı yüzünden bütün insanlara karşı inancını yitirme!

Birine güvenini kaybettin diye güvendiğin diğer insanları da kaybetme!

Seni şüphe içinde bırakan yalanlara maruz kaldın diye bütün insanlığın gerçeklerden şüphe etme!

Yalan bir seçimdir ve her insan bu seçimi yapmaz. Yalancı insanlar yüzünden, dürüst insanların varlığını yok göremezsin.

Sen, inanmaktan vazgeçmedin, sadece ona inanmaktan vazgeçtin.

Sen, ona inancını kaybettin, o ise seni…!

Bu İçeriği Paylaş
Bağlantılar:
Yazar & Şair
Yorum yap

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version