Bütünlüğünce hayatın içinde sahne alan dinamik yapılı insanlar… Bir hüzzam şarkının nakaratı kadar olan ömrümüz ki (o da en uzun mesafeli olan) ne zaman son kertesini yaşayacağız bilinmez. Yürüdüğümüz yollar: çileli, emek isteyen, her noktasına bir set her notasına bir es bırakılmış ve çalılı çırpılı hengamelerdir. Ve sen ulu orta raksa başlıyorsun. Gölgenden bir adım öndesin ne mutlu sana!
Bir işe yarıyorsun, bir dileğin yerine geliyor, birileri sana peh çekiyor, cebindekilere güveniyorsun, aynaların geçici düşlerine aldanıyorsun, bir şeyler oluyor ve sen kendini bir şey sanıyorsun…
Sen ki insan evladı iki damla pis sudan geldin, iki metre beze sarılarak (şayet o da olursa) kemik yığınları halinde yalnızlığınla veda(ğ)lanacaksın. Damarlarındaki kan akışkandır bilirim. Cüssenin ebadı, yangınıyla birlikte cürmün kadar etmez. En büyük çizeceğin daire, kendi eksenlerini kapatmaya yetmeyecek kadar dar olacaktır.
Küçücük dünyanda kendini ne devasa boyutlara ulaştırırsın anlamam. Dikkat et, battal boy yapmayasın. Sonra kendi düşlerinde boğulursun. Kır mini minnacık dünyanın yosun tutmuş kabuklarını. Bak dünyanın seni bir kum tanesi kadar görmediğine. Baktıklarınla yetinme birazda anlamaya çalış. Küçül biraz! Dinleme bu konuda büyü artık diyenleri. Unutma, sen ne kadar biliyorum desen de, bilmediklerinle boy ölçüşemez bildiklerin. ‘‘Bildikçe küçülüyor bedenin.’’ Unutma, sen ne kadar hızlıyım desen de, bu söz senin önünde gidenlerin de ağzındadır. Ben insanım demesini bil. Ama ara sıra insancık ol. Nasıl ki beyni yöneten beyincikse; bazı zamanlarda sana yön veren belki de beğenmediğin insancıklar olabilir.
Bütün bunları sorgula, beyin süzgecinden geçir. Damıtmaya çalış ve kalbur üstlerini idrak et. Süzülenler neydi onları da bil eksilmeyesin. Farkındaysan sen insan evladısın. Hayvanlardan farkın yaşamak değil, algılamaya ve düşünmeye meyilli olmandır. Nehrin suları ellerinde ve sen nereye istersen oraya yönlendirebilirsin. Sakın bunlara gücüm yetmez deme, yetecektir buna inan. ‘‘İnanarak zafere ulaştı tüm şanlı ordular.’’ En sonunda başar ve zaferin için, saklında hazzını yaşa. Fakat o hazzı da egolarınla köleleştirme. Çünkü sen asilsin ve unutma asiller asla esaret altında yaşayamaz…