Nicedir var olan masallar yok.
Yeniden beri alışkınım gökyüzüne…
Suyun sesine, çiçeğin simine.
Çabuk uyanırım, doğanın büyülü yüzüne.
Yatıp kalırım sessizce…
Bir dut ağacının kıyısında düşler görürüm.
Birazcık dalından seyrederim.
Birazcık derin denizin mavili koyundan.
Bir gül, bir yasemin kokusu eser, geçer kulaklarımdan…
Perdeleri estirir, rüyama dokunuşun.
Yüzünü hatırlarım, ben sana vurulmuşum.
Sanki o an…
O an var oluşun.
Yüzünü hatırlarım, açılmamış mektup gibi bir beyaz kağıt.
Yazmak isterim.
Basarım başlangıç tuşuna yer etti. Hafızama…
Varırım, düşerim uyanışın tadına.
Yüzün unutulamaz denilmişti de rüyamda.
Çabuk unutulmayacağına dair benzersiz bir ses okundu da ruhuma…
Gülümsedi, içtence manaca rüyam.
Dedi ki,
Verildi eline mektubun.
Uyansan…
Kendi rüyandan…
Bir şiir yazsan.
Kendisi okusa bu şiiri.
Sen anlatsan.
Kendini anımsamaz inan.
Kendi Rüyana Uyanmak
Yazar
Yorum yap