Kıskançlığın Psikolojisi

Begüm Vural 426 Görüntüleme Yorum ekle
5 Dak. Okuma

Kıskançlık… Aslında insanın doğasında çok eskiden beri var olan ve hayatın her evresinde farklı şekillerde ortaya çıkan bir duygu. Çocukken bile hep bir şeyleri kıskanmışızdır; kimi zaman bir diğer çocuğun elbisesini, oyuncağını, arkadaşlarını… Kimi zaman da ailesiyle ilişkisini.. Ergenlikte de yetişkinlikte de  bir diğer kişiye imrenerek baktığımız zamanlar olmuştur mutlaka. Çünkü insan olarak hepimiz iyiyi ve güzeli ararız hayatımızda. Ve her kıskançlık, biraz da korkudan beslenir. Yetersizlik ve değersizlik hissi ile beraber bir diğer kişiden aşağı konumda kalma korkusu, kişide kıskançlığa yol açar. Bu his, bir noktaya kadar normaldir; ancak her ne sebeple olursa olsun diğer her duyguda olduğu gibi kıskançlık duygusunun da aşırı olması, kişinin hem kendisine hem de sosyal ilişkilerine zarar verecektir. Çünkü kıskanıldığını hisseden kişi, kendisi hakkında bu tür olumsuz duygular besleyen biriyle artık çok da samimi olmak istemeyecektir. Doğal olarak sosyal ilişkilerdeki denge de bu sebeple bozulur ve kıskanan kişi yolun sonunda yalnızlıkla karşılaşır.

Kişinin bir başkasını yoğun olarak kıskanmasının yanında, kendisinin de bir diğer kişi tarafından kıskanıldığını fark edememesi de hayat kalitesini düşüren bir durumdur. Bazen en yakın dostumuz olarak gördüğümüz kişiler bizi gizliden gizliye kıskanır ve bunu kavrayamamak yaşamımıza büyük zararlar getirebilir. Bu sebeple karşı tarafın niyetini ve bize gösterdiği işaretleri anlamak çok önemlidir.

Peki Bir Kişinin Bizi Kıskandığını Nasıl Anlayabiliriz?

  1. Sizi kıskanan kişileri fark etmenin en kestirme yollarından biri, başarılarınızdan ve mutlu olduğunuz anlardan bahsetmenizdir. Eğer karşınızdaki kişi elde ettiğiniz başarıları küçümseyip sizi alaya alıyorsa ve kendisinin sizden daha önemli işler başardığına dair söylemlerle bulunuyorsa büyük olasılıkla kıskanılıyorsunuzdur. Çünkü kıskanan kişi rekabetçidir ve konu ne olursa olsun sizden üstün olduğunu ispat etme çabasındadır. Siz çok büyük başarılar elde etseniz de ,karşınızdaki kişi ufacık bir zaferini bile abarta abarta anlatır ve böylece sizin üstünlüğünüzü bu şekilde kapatmaya çalışır. Unutmayın, sizi gerçekten destekleyen kişi, başarılarınızla mutlu olur ve sizinle kendini kıyaslama gayreti içine girmez.
  2. Kıskanç insanlar genellikle yargılayıcıdır ve sizin tarzınızı, zevkinizi, bakış açınızı, davranışınızı eleştirir. Ancak bir süre sonra bir bakarsınız ki sizi eleştiren o kişi, tarzınızın birebir aynısını uyguluyor. Size yakıştıramadığı ve bir zamanlar beğenmediği o elbisenin aynısını giyiyor ya da okuduğunuz için size olumsuz eleştiride bulunduğu kitabın aynısını okumaya başlıyor. Ama eleştirdiği bu tarzı neden benimsemeye başladığını sorsanız, zaten onun düşünce yapısının böyle olduğunu söyler. Dolayısıyla sizi taklit edip kıskandığını asla kabul etmez.
  3. Kıskanç insanın en büyük oyunu sizinle dostmuş gibi davranmasıdır. Bu yönü kullanarak iyiliğinizi düşünüyormuş gibi hayatınızla ilgili bilerek kötü tavsiyelerde bulunur. Ve sizi yanlış yönlendirerek hata yapmanızı ister. Örneğin arkadaşlık ilişkilerinizi kıskanıyorsa samimi bir arkadaşınızla yaşadığınız en küçük bir sorunda bile size, o kişiyle aranıza mesafe koymanız gerektiğini söyler ve böylece arkadaşlığınızı bozmaya çalışır.
  4. Hayatınızla ilgili çok güzel gelişmeler olmaya başladı. İstediğiniz iş teklifini aldınız, bir ev veya araba sahibi oldunuz ya da güzel bir ilişkiniz var. Kıskanç kişi,yaşamınızda gerçekleşmeye başlayan bu tür olumlu durumlarda asla sesini çıkarmaz. Sizi tebrik etmez, tüm bu olanları görmezden gelir.
  5. Elde ettiğiniz başarılar, kıskanan kişiye göre hep şansınızdan dolayı gerçekleşmiştir. Veya bir yerden torpiliniz vardır. Ama asla çalışkanlığınız ve özveriniz başarınızda etkili değildir. Çünkü kıskanç kişiler, becerikli ve çalışkan olduğunuzu bir türlü kabul etmek istemez.
  6. Bol bol dedikodu yapmaları, kıskanç kişilerin en belirgin özelliklerinden biridir. Bu tarz kişiler, hep bir diğer kişinin eksiklerini ve hatalarını bulmaya çalışır ve kendilerince tespit ettikleri bu kusurlu yanları başka insanların yanında ifade ederek sık sık dedikodu yapar. Ancak arkasından konuştuğu bu kişilerle karşı karşıya geldiğinde onların da yüzüne güler ve dostmuş gibi davranır. Aslında kendinde var olan aşağılık kompleksini başka insanların eksiklerini dile getirerek ve sonra yine hiçbir şey olmamış gibi davranarak kapatmaya çalışır. Eğer yanınızda başka kişiler hakkında sıklıkla olumsuz yorumlarda bulunan, onların hatalarına odaklanan ve dedikodu yapan kişiler varsa çok dikkatli olun. Çünkü çok büyük olasılıkla sizde gördüğü kusurları da başkalarına anlatacak ve kıskançlığını dedikodu yaparak gidermeye çalışacaktır. Bu tür insanların yanında biraz ketum davranmak fena olmayacaktır.
  7. Bu kişilere hayallerinizden bahsettiğinizde çok büyük olasılıkla hevesinizi kıracaklardır. İsteklerinize kavuşup ondan daha mutlu ve başarılı olursanız ne olacak şimdi? Hayır, siz o kişiden üstün olmamalısınız, o yüzden hayallerinizin peşinden gitmenize de gerek yok! İşte kıskanç kişinin bakış açısı tam da böyledir.

Başarınızı küçümseyen, dedikodu yapan, hevesinizi kıran, sizi taklit eden, ne kadar gayretli olursanız olun başarınızda ayrıcalıklı oluşunuzun etkisi olduğuna inanan, sizi sıradanlaştıran kıskanç kişiler her zaman var olacaktır. Eğer hayatınızı etkili bir şekilde yönetmek ve hayalleriniz doğrultusunda yaşamak istiyorsanız, bu tür kişileri ciddiye almadan yolunuza devam edin ve yaşamınızın tadını çıkarın.

Bu İçeriği Paylaş
Yazan Begüm Vural
Bağlantılar:
Psikolojik Danışman
Yorum yap

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version