Kur’an Terapisi

Şaban Yıldız 120 Görüntüleme 2 Yorum
3 Dak. Okuma

İncindim, kırıldım bu hayattaki bütün kırık dökük hikayelerimden. Sebebini bilmediğim bir üslup ile yol alıyorum. Hayata dair ne varsa, yaşanmış olan, yaşanacak olan bütün inişli çıkışlı yokuşlarda kendimizi buluyoruz. Peki yaşadığımız bu hayatı ve bize iyi ve kötü olan tercihleri kim dayattı? Neden sürekli seçmek zorunda kaldık? Doğru yollarda adımlamak isterken bir anda neden yanlış yerde durduğumuzun farkına vardık?

Evet, Bismillahirrahmanirrahim diyerek başlanan bütün işlerin benim için en mükemmel bir son hazırladığının farkına varmam fazla geç olmadı. Bazı şeyler insan aklını aşar, düşünemezsin, idrak edemezsin, ardındaki manevi gücü göremezsin. Şunu hep söylüyorum, kendim için doğru olanı yaptığımı bildiğim halde neden bir başkasına doğru olanı yapmaktan çekiniriz? Allah insana muhteşem duygular yüklemiş. Mutlu olmak da bir duygu, acı çekmek de bir duygu… İnsan teorisinde değişik terapiler vardır, sürekli kendini analize eden bir yapıya sahiptir.

Bizleri mükemmel kılan yüce yaratıcımızdır. Kendinde hiçbir sebep arama, sonra düştüğün boşlukta tamamen kaybolmuş hissi alıyorsun, kendini çıkmaz sokaklara sürüklüyorsun. İnsan ne ederse önce kendine eder. Aklın idrak edemediği durumlar vardır ve ardındaki manevi gücü kullanmak da akıl işidir. O manevi gücün görünen fakat görünmeyenmiş gibi hissettiren Cenab-ı Hak: “Sözlerimi okuyun, anlayın ve aklınızla kendi üzerinize düşeni idrak etmeye çalışın. Kur’an okuyun, okudukça aldığınız manevi tadın farkına varın ve o lezzetin hayatınızda nasıl bir rol aldığının farkına varacaksınız.” İnsan içi karışık duygularla kaplıdır. İlk başta o duyguları bertaraf edip ruha mutluluk hissi ve rahat bir nefes aldıran bir rahatlama bırakıyor.

Kur’an bir nurdur, bir mutluluktur, bir aşktır. Kur’an, içimizi boşaltan bir terapidir, aklımızın çalışmasında en büyük etkendir. Sırrına vakıf olamadığımız işlerin manevi gücüdür, beklentilerimize kavuşmaktır. Yaşanan bazı hayat tarzları vardır, örnek alınası. Siz hiç sinirli bir duygu içerisinde Kur’an okumaya başladınız mı? Bunu çoğu kez yaşadık. Kur’an öyle bir terapi sunuyor ki anlatmaktan ziyade yaşamak gerek. Unuttuk, esaretimize yenik düştük. Çoğu zaman tozlu raflarda bıraktık. Duvarda bir bez parçasına sarılı bir şekilde süs eşyasına kaldırdık. İnsan nasıl ki anladığı ve anlaşıldığı yerde vardır, Kur’an anlaşıldığı yerde var olduğunu her daim bildirir ve muhafaza eder, çünkü beşer eli değmemiştir, değiştirilmemiştir. Hem kendini hem ona inananı muhafaza etmiştir.

Şu zamanda teknolojinin had safhada olduğu düzeyde insanlık ruhsal bunalımda. Kararmış kalplerin nuru olan Kur’an’ı anlamakla uğraş veremiyorlar. Eğer bu değerin kıymetini gerçek manada bilselerdi mallarını, canlarını terk edip koşa koşa gelir ve sımsıkı sarılırlardı; kalplerin, gönüllerin, bedenlerin ve cümle hastalıkların şifasına vakıf olurlardı. Şifa isteyen, ruhunu dengelemek isteyen, beden gücü ve maddi manevi güç isteyen Kur’an’a sarılsın. Kur’an’ı anlamadan uyuyan kalpler, aşk içinden geçtim zannetmesin. “Ben seni deli gibi seviyorum” diyen diller, Kur’an’ı okumadan aşk çemberine girmesin.

Bu İçeriği Paylaş
Bağlantılar:
Yazar
2 Yorum
  • Hem Kuran-ı Kerim’in kendisini hem de ne okuduğumuzu da anlamak için mealini de alıp ayrıca bol bol okumak gerekir.

  • Yazar, derin bir manevi anlayış ve içsel aydınlanma arayışını çok etkileyici bir şekilde kaleme almış. Yazarın, Kur’an’ın manevi gücünü ve insan ruhu üzerindeki olumlu etkilerini vurgulayan bu yazısı, düşünce derinliği ve samimiyetiyle dikkat çekiyor. Yazı, kişisel deneyimleri ve manevi gözlemleri ustaca harmanlayarak okuyuculara hayatın anlamı ve manevi değerler üzerine derin bir düşünme fırsatı sunuyor. Yazarın içsel yolculuğu ve ruhsal anlayışı, metne güçlü bir etkileyicilik katıyor ve okuyucuları manevi bir keşif yapmaya teşvik ediyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version