Konuş, Neriman, konuş.
Cam kenarındaki saksıyla
Söylenme, yaprak döktü diye.
Suyu veren sensin, eken sensin.
Evin dört köşesinde gezdirip
Güneşi, gölgeyi arayan sensin.
Dilini eşek arıları soksun, Neriman!
Dilini tutamayan da sensin.
Cama gelen çocukları da kovdun,
Kuşları da aç bıraktın.
Bakılacak yüz mü bıraktın?
Karanlık gölgen de…
Söyleme, Neriman, söylenme.
Hacı yağının modası geçti,
Tütün kolonyasını bilen kalmadı.
Çiklete kızardı baban.
“Ölü insan eti,” diyorsun, gece vakti derdi.
Kendini yedin bitirdin,
Çiklet ağzında çürüdü gitti.
Sen sevemezsin, Neriman.
Boşuna yorma kendini.
Açmaz o çiçek,
Solar o yaprak.
Kafana yediğin terliklerin
Acısı geçti de,
Zıkkım olası sözler kuyu kazdı kalbine.
Kalbin solalı tarih oldu.
Beklediğin gençlik
Ölüm döşeğinde.
Aaa, Neriman…
Neriman
Şair
Yorum yap
Yorum yap