Neymiş Bu Öğretmenler

Hülya Koç 576 Görüntüleme Yorum ekle
2 Dak. Okuma

Yaşadığımız zamanın olanca hengâmesinden kaynaklı olduğunu düşündüğümüz ümitsiz, yorgun ve tükenmişlik hissi karşılaştığımız her yüzde belirmekte. Günbegün değişmeyen hatta daha da zorlaşan bir sistemin içinde var olma mücadelesi veren insanların çokluğu biz de dahil herkesin derdi olmalı.

Her yeni gün başka bir haberle uyanmak genç beyinlerin hayata olan inancını bir kez daha çürütüyor. Yaşları gereği neşe ve mutlulukvari bir çehreye bürünmeleri gerekirken depresif ve hayattan bir beklentisi kalmamış yılgın bakışlarla yaşama tutunma telaşı içerisindeler. Bu durum yalnızca genç dimağlarda karşımıza çıkmıyor ne yazık ki toplumun büyük bir kesimi aynı şekilde.

Türkiye’nin yarısı öğretmen ya da mühendis diyerek o güzelim hayat dolu yeni neslin mimarı canım öğretmenler, kendileri için hazırlanan bubi tuzağından bozma şartlar içine itilmekteler ve çoğu daha öğrencileriyle tanışma fırsatı yakalamadan mesleğinden vazgeçiyor ya da başka meslek seçmek zorunda bırakılıyor. Belki de vazgeçmeleri sağlanıyor.

Aslında insan sorgulamadan geçemiyor elbette, başka ülkelerde bizdeki lise eğitimine tekabül eden evre sonrası insanların işleri hazır bir şekilde hayata başladıkları görülmekte maalesef bizim eğitim sistemimiz ne hikmetse hiç bir alanda buna müsaade etmiyor. Özetle üniversite okumakla her şeyi halletmiş sayılmıyorsunuz.

Görünen o ki insanların üretime ve bilime açık en verimli yaşları sömürülüyor. On binlerce mezunla birlikte dört duvar arasında KPSS adı altında birbirleriyle hatta sistemle mücadele etmesi sağlanıyor, o da yetmiyor olacak ki mülakat için ayrı bir efor harcamanız gerekiyor, tabi psikolojik sağlamlığınız hâlâ yerindeyse. Gençleri birbirini elemek gayreti içerisine hapsetmek yerine, ihtiyaca yönelik bölümleri bitirmelerini sağlamak ve herkesi üniversiteli yapmaktansa kontenjan sınırı getirmek daha mantıklı olurdu. Bu sayede belki bir şeyler yolunda gider, en azından bir süre.

Son günlerde yaşanan olası manzaralardan sonra öğretmen olmaktansa sokakta limon satmak ve ticarete atılmak daha kârlı gibi görünüyor.

En azından psikolojinizin sağlam kalacağını garanti edebiliriz.

Bu İçeriği Paylaş
Yazan Hülya Koç
Bağlantılar:
Yazar
Yorum yap

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version