Filistin Direniş Hareketi Hamas, bilindiği üzere 7 Ekim’de İsrail’e karşı “Aksa Tufanı” harekâtını başlattı. Her zaman İsrail saldırıları olurken, özellikle Ramazan ayında, bu sefer abluka altındaki Filistin’den geldi ilk hareket. Neredeyse iki aya yaklaşıldı ve çatışmalar hâlâ devam ediyor. Binlerce can kaybı.. yüzlerce esir ve haritadan silinmek üzere olan, viraneye dönmüş Gazze..
6 Şubat Güneydoğu Depreminde olduğu gibi bu olayda da yüreğimiz kan ağlıyor. Her ne kadar hayatın meşgalelerine dalsak da kalbimizin bir köşesi hep Filistin’de, Gazze’de. Gece uyumadan önce şehit olan çocukları, kadınları, insanları görmeden gözlerimi kapatamıyorum. Önceleri kefenli ya da kanlı cenazeler görmek beni çok ürkütür, telefonu hemen kapatırdım. Şimdi ise bambaşka duygular yaşıyorum. Onları o şekilde görmek kalbimi mahzun ediyor, ağlıyorum ama bir yandan da içimi öyle bir huzur kaplıyor ki! Çünkü onlar sıradan ölü değiller, hepsi birer şehit.. Rabbimiz (c.c) Bakara Sûresi 154. Ayetinde: “Allah yolunda öldürülenler için “ölüler” demeyin. Hayır, onlar diridirler, fakat siz bilemezsiniz.” buyurmuştur. Bu ayet-i celilenin de verdiği huzurla onlara bakarak uyumakla ruhumu farklı bir ferahlık kaplıyor. Hele ki o şehit yakınlarının yüzlerindeki mutluluk ifadeleri, ailesinden birinin şehit olmasının verdiği o gurur..
Zahirde bakıldığında evet çoğunluğu yıkılmış bombalanmış bir şehir, yaralıları hastaneye yetiştirmeye çalışan çığlık çığlığa yardım bekleyen insanlar, açlık, susuzluk, baş gösteren salgın hastalıklar, can ve mal kayıpları.. Bunların yanında da peygamberlikten sonraki en yüksek makam olan şehâdete erişmek, bütün dünyanın ayağa kalkması, insanların kitleler hâlinde İslamiyet’i araştırmaya başlayıp seçmesi, bu sefer gerçekten çok ciddi şekilde yaptığımız boykotlar..
Kartımı Troy ödeme yöntemine geçirmek için bankayı aradığımda müşteri temsilcisi, boykot nedeniyle çok fazla talep olduğunu söyledi ve öyle duygulandım ki.. Bir markette o malum kolanın kaldırılıp yerine yerli kolanın koyulması, alışverişlerde insanların markalara daha dikkat ederek ürün alması..
Demek ki biz Müslümanların da çok eksiği varmış, demek bu kadar bilinçli değilmişiz, demek Filistin hayatımızda, dualarımızda çok fazla yer etmiyormuş ki bunların yaşanması gerekiyormuş. Şerrin içindeki hayırları, üzerinden 2 ay geçtikten sonra tek tek görmeye başladık. Yaradan gösterdi elhamdülillah..
Tabii bütün bu güzelliklerin yanında boykotu desteklemeyen, boykot ürünlerinin fiyatını düşüren, bu meselenin Arap meselesi olduğunu söyleyen nasipsizler de az değil. Allah (c.c) hidayet, feraset nasip etsin. Rabbimiz tez zamanda Filistin’imize hayırlı fetihler nasip etsin, Müslümanlar olarak Mescid-i Aksa’da şükür namazları kılabilmeyi nasip etsin inşallah..
