Siyaha dönüyor ömrüm,
Siliniyor renklerim bir bir,
Yorgun kaplumbağa gibi
İlerken yelkovan,
Zaman yavaş yavaş öldüren bir zehir.
Kızıl bir yalnızlık bu,
Kan revan içinde düşlerim,
Hüznün esaretinde sürgün,
Siliniyor renklerim,
Siyaha dönüyor ömrüm,
Ağırlaştıkça ağırlaşıyor gönlüm.
Bir sızı ki oldukça sehavetli,
Su kadar elzem, toprak kadar bereketli,
Öyle bir sızı ki çocuk kadar cana sevimli,
Ah gönlüm!
Benim uslanmaz, karmaşık yönüm.
Bazen dingin deniz bazen dalgalı,
Okşar yüreğimi maziden bir esinti,
Titretir benliğimi, kıvranır ruhum,
Ah gönlüm!
Benim incinmiş, solgun yüzüm.
Efganı yankılanır dört bir yanında cihanın,
Aşikar etmiş her ne var ise içinde canın,
Siliniyor renkleri her bir hatıranın,
Siyaha dönüyor ömrüm,
Ah benim dağları titreten hüzünlü gönlüm.