Dünyanın hiçbir yerinde ülkeleri, insanları yönetenler, yönlendirenler gökten zembille inmemiştir. Her şey bir silsile unsurudur.
Hani bir söz vardır ya ülkemizde de sıkça kullanılır; “Toplumlar layık olduğu kişilerle yönetilir” diye. Ne yazık ki fazlasıyla doğru..!! İşin en kötüsü de, belli bir makama gelmiş, hatta hiç hak etmediği saygıyı gördüğünü sanan zavallılar vardır. Ona o saygıyı gösterenin kimliğidir aslolan. Kim kimden saygı görmektedir dikkatli bakmak lazım.
Dönelim başa… Menfaat ve çıkar ilişkileri bu kadar aleni yapılamaya başladığından bu yana idealist ve gerçekçi projelere imza atanlar, yalnızlıkları ile baş başa kalmaya başlamışlardır…
Bir acı gerçek de, toplumda herhangi bir sebeple saygınlık kazanmış yöneticiler, zaman ilerledikçe aynı noktada kalmak uğruna toplumu yönetecek değil, kendilerinin yönlendireceği kişileri parlatmaya çalışmaktadırlar ki; ülkemizin hemen her kademede yaşadığı sıkıntı bu. Maalesef ki, ortam hep de onların istediği şekilde oluşmakta. Buna sebep yine yönetilenler..!!
Suya, sabuna dokunmadıklarından, bana dokunmayan yılan meselesinden bana necilik gibi davranışlar içinde olunca meydan, vizyonsuz ve misyonsuz kişilere kalıyor. Ve bundan sonra, yok adalet isteriz, dürüstlük, şeffaflık isteriz, hizmet isteriz söylemleri ortalıkta cirit atmaktalar…
Gördüğüm ve anladığım şu ki; en çok da adalet isteyenler adaletsizlik yapıyor, hak yiyor..
Bütün sivil toplum kuruluşlarında olduğu gibi spor kulüplerinin yönetimlerinde de yukarıda sözünü ettiğim insan tipleri yer almaktadır maalesef.
Spor kulüpleri aracılığı ile adını duyurmak hem kolay hem de geniş kitlelere ulaşma şansı oluyor. Onlar buralara bilinçli olarak geldikleri gibi hedefe değil, amaca yönelik çalışmalarına hız veriyorlar. Bu nedenle de, spor kulüpleri dahi siyasallaştırılıyor. Popülist yaklaşımlar maalesef spor sevdalılarının gözlerini boyuyor, gidişatı fark edemiyorlar. Çünkü seyrediyorsunuz..!!
Beyler, sayın halkım, yönetimdekileri değil, sahadakileri seyredeceksiniz! Yöneticileri de denetleyip takip edeceksiniz ki, herkes ayağını denk alsın. Yoksa, dün olduğu gibi bugün ve gelecekte de kötü gidişat devam edecektir.
Yönetimlerde gerçek spor sevdalılarını görmek için çaba sarf etmeliyiz.
Anlayandan ziyade ‘‘Seven’’ insanlarla yol almak hepimizin amacı olmalı.
Liyakatli ve kaliteli insanlarla yönetilmek için, iyi insanlar yetiştirerek hızlıca yol alabiliriz.
Her insan eğitimin aileden başladığını unutmamalı.
İyi alınan eğitimin devamı okulda alınan öğretimle taçlanabilir.
Bunun için susmamalıyız…