Tasarruf etmek kelimesinin başka ismi de iktisat etmek demektir. Tasarrufun her yönü doğrudur. Öyle ki, bir kişilik yemek iki kişiye, iki kişilik yemek ise üç kişiye yetebilir. Aslında önemli olan doyana kadar yemek değil ölmeyeceğimiz kadar yemektir.
İsraf ise tasarruf kelimesinin tamamen zıt manasını vermektedir. Siyah ile beyaz, helal ile haram nasıl ise tasarruf ile israf aynıdır. Dinimiz de israfa karşıdır.
Bu yüzden fazlası bize gerekmez. İnsanların ne yazık ki gözleri açlık ile doldu. Yapılan düğünlerde, yenilen yemek davetlerinde harcanan masraflar bizlere neler gösteriyor.
Devlet personellerin lüzumsuz harcamaları, zenginlerin vergiden kaçması, elektriklerin kaçak kullanılması, haksız kazançlara göz yumulması. Aslında bizler çoğu zulmü hak ediyoruz. Komşumuz aç ama kendimiz farkında değiliz.
Bazı alanlarda tasarruf edilmesi istenilen hususlar:
- Gereksiz harcamalardan kaçınılması gerekir.
- Modanın esirine olunmamalıdır.
- Harcamalarımızı düzenli olarak ihtiyaç listemize göre yapmamız gerekir.
- İndirim çılgınlığına inanmamalıyız.
- Yemeklerde lüzumsuz menüye girmemeliyiz.
- Para biriktirmeyi alışkanlık haline getirirken ihtiyaç olan ile yetinmemiz gerekir.
- Kamu alanlarında lüzumsuz harcama yapmamalıyız.
- Lüksten kaçınmalıyız.
- Lüzumu halinde toplu taşıma kullanılmalıdır.
- Paylaşmayı öğrenmemiz gerekir.
- Keyfiyetin değil, kemiyetin önemli olduğunu düşünmeliyiz.
Ülkemizde sadece günde en az yarım ekmek çöpe atılırsa bu miktar 40 milyon ekmeğe tekabül eder. Bu da maalesef çok büyük bir israftır. Ama bu ekmeklere sahip çıkıp değerlendirsek sadece ekmekten büyük ölçüde kar etmiş oluruz. Lüzumsuz kağıt harcamaları da bir israftır. Enerjide artık yenilebilir şekilde sahip olursak milli tasarrufa sahip çıkmış oluruz. Başka ülkelere gebe kalmamak için tasarruf etmemiz gerekir. Sadece bunlar değil ama bunlar da bir başlangıç olabilir.