Türk Edebiyatına Yeni Bir Umut Doğdu: “Gecenin Sorgusu”

Sibel Çelikel 200 Görüntüleme Yorum ekle
4 Dak. Okuma

Sevgili okurlar,

Sizlere kıymetli meslektaşım, Türkçe öğretmeni Umut Süzgen’in ilk şiir kitabı “Gecenin Sorgusu”nu takdim etmek isterim. Hem editörü hem okuru olarak bana büyük bir estetik zevk veren bu eseri sizlere tanıtmaktan onur duyuyorum.

Her gün olumsuz haberler aldığımız bu zor dünyada şiir okumak, şiirle yaşamak, ruhumuzu şiirin yağmurlarıyla yıkamak bir nebze olsun iyi hissetmemize sebep oluyor.

Kitaptaki şiirlerden çok sevdiğim birini sizler için inceledim.

Öncelikle şiiri paylaşmak isterim:

BAHAR VE ÇOCUKLAR

“Bahar ve çocuklar
Ne kadar çok benzerler birbirlerine.
Biri rengiyle canlandırır hayatımızı,
Biri şen sesiyle, içten tebessümüyle.
Gece ve sessizlik
Ne kadar çok benzerler birbirlerine.
Biri gündüzün kirini temizler,
Biri ruhun buğusunu.
Böğürtlen ve sözler
Ne kadar çok benzerler birbirlerine.
Biri elimizde bırakır izini,
Biri kalbimizde.
Hayat ve rüya
Ne kadar çok benzerler birbirlerine.
Birini gözü açık yaşarız,
Birini gözü kapalı.
Kitap ve zaman
Ne çok benzerler birbirlerine.
Biri insan olmayı öğretir.”

Bu şiir, biçim ve içerik açısından değerlendirildiğinde şu unsurlar öne çıkmaktadır:

Biçimsel Değerlendirme:

  • Serbest ölçü: Şiir, ölçüsüz ve kafiyesiz bir yapıdadır, yani serbest nazımla yazılmıştır. Bu, modern şiirde sıkça karşılaşılan bir biçimdir. Şair, duygu ve düşüncelerini sabit bir kalıba sokmadan özgürce ifade etmiştir.
  • Tekrarlar: Şiirde dikkat çeken en belirgin biçimsel özellik, “Ne kadar çok benzerler birbirlerine” cümlesinin her dörtlükte tekrar edilmesidir. Bu tekrar, şiirin ritmini sağlar ve okurun dikkatini benzetmeler üzerine yoğunlaştırır.
  • Kısa dizeler: Şair, uzun cümleler yerine kısa ve öz dizeler kullanmayı tercih etmiştir. Bu, şiire sade ve akıcı bir hava kazandırır.
  • Dörtlükler: Şiir, belirli bir düzen içinde dört dörtlükten oluşur. Her dörtlükte farklı bir karşılaştırma ele alınır, bu da yapının düzenli ve dengeli olmasını sağlar.

İçeriksel Değerlendirme:

  • Benzetmeler: Şiirin içeriğinde farklı varlıklar, durumlar ve kavramlar arasında benzetmeler yapılmıştır. Bahar ve çocuklar, gece ve sessizlik, böğürtlen ve sözler gibi her iki unsur arasında duygusal veya düşünsel benzerlikler kurulmuştur. Bu benzetmeler, şiirin ana temasını oluşturan “hayatın içinde bulunan gizli benzerlikler” düşüncesini yansıtır.
  • İkilikler: Şiirde doğa ile insan, dış dünyadaki nesneler ile içsel hisler arasında kurulan ikilikler göze çarpar. Örneğin, “bahar ve çocuklar” doğanın canlandırıcı gücüyle insanın masumiyetini bir araya getirirken, “böğürtlen ve sözler” dış dünyadaki izlerin iç dünyadaki izlerle olan bağlantısına işaret eder.
  • Duyusal imgeler: Şiirde hem görsel hem de işitsel imgeler kullanılmıştır. Örneğin, “bahar” rengiyle, “çocuklar” sesleriyle ve tebessümleriyle betimlenmiştir. Bu imgeler, okuyucunun zihninde canlı bir dünya oluşturur.
  • Hayatın derinliği: “Hayat ve rüya”, “kitap ve zaman” gibi daha soyut benzetmeler, insanın yaşamı, rüyaları, zamanın geçişi ve öğrenme süreci gibi evrensel temaları ele alır. Özellikle “Birini gözü açık yaşarız, birini gözü kapalı” dizeleri, hayat ve rüya arasındaki ince çizgiyi işaret eder.

Sonuç:

Bu şiir, basit görünen benzetmelerle hayatın farklı yönlerini birbirine bağlayan, sade ama derin bir anlatıma sahiptir. Hem biçimsel hem de içerik açısından incelendiğinde, doğa ve insan arasındaki bağı ve hayatın karmaşık yapılarını, sade ama etkileyici bir dille ifade eden bir şiir olduğu söylenebilir.

Konu şiir ol olunca tarafsız olmak çok zor olsa da bir dilbilim doktoru, tecrübeli bir Edebiyat öğretmeni ve bir yazar olarak sizlere “Gecenin Sorgusu” adlı eseri içtenlikle tavsiye eder, Türk şiirine nice şiir kitapları armağan etmesini temenni ederim.

Bu İçeriği Paylaş
Bağlantılar:
Yazar
Yorum yap

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Exit mobile version