Venüs Yunan mitolojisinde Aphrodite, Roma mitolojisinde Venüs, Babillerde İştar olarak geçer. Afrodit kelime anlamı olarak “Denizköpüğünden Doğan” demektir. Genellikle Aphrodite Anadyomene “Denizden gelen köpükten doğan” olarak da anılmaktadır.
Mitolojiye göre, Aphrodite güzelliği ile sadece tanrıların değil insanlarında gönlünü fethetmişti. İnsanların kalplerine sevgi ve aşk tohumları serpiyor onlara neşe ve sevinç veriyordu. Diğer yandan kimi zaman bu neşe ve sevinç aşk acısına da dönüşebiliyordu. Güzel tanrıça gücünü sadece insanlar ve tanrılar üzerinde göstermezdi. O tüm tabiata söz geçirebiliyordu. Tek bir tatlı bakışıyla kudurmuş dalgaları sakinleştiriyor, nefesi ile deli gibi esen rüzgârları dindirebiliyordu. Yeryüzünde her şeyi o diriltir, o canlandırırdı. Kurumuş çiçeklere tekrar can verir, dünyayı süsler, güzelleştirirdi.
Aslında Venüs’ün mitolojide bu şekilde anılmasının bir sebebi var. Çünkü Venüs astrolojide aşk, sevgi, değer ve para gezegenidir. Dolaylısıyla çok önemli bir yere sahiptir. Atalarımızdan aldığımız birçok inancın, enkarnasyonumuzun neredeyse yüzde yetmiş sebebini oluşturur. İlişkiler, estetik, güzellik, ortaklıklar, evlilikler, ayrılıklar, maddi konular gibi birçok konuyu ele alır. Haritamızdaki birçok etki de böylelikle Venüs’ün konumu etrafında cereyan eder desek abartmış olmayız.
Gökyüzünde Ay ve Güneş’ten sonra görebildiğimiz en parlak gök cismi Venüs’tür. Kütlesi ve büyüklüğünün benzerliği sebebiyle dünyanın kardeşi olarak da adlandırıldığı olur. Venüs, Güneş ile bir burçta kavuştuktan 8 yıl sonra, yine aynı burçta Güneş ile kavuşur ve bir Venüs döngüsünü tamamlamış olur. Yaklaşık 2 yılda bir Retro harekete geçen Venüs, bir retro ile başlattığı döngüyü 8 yıl sonraki başka bir retro ile tamamlar ve bu döngüdeki hareketleri incelendiğinde gökyüzünde bir pentagram çizmiş olur. Venüs’ün döngüsü sebebiyle astrolojide, 8 yılda bir hayatımızda aşk ve sevgiyle ilgili bizim de bir döngüyü tamamladığımızdan bahsedilir.
Ve hoş geldin retro diyelim mi? 23 Temmuz’da gerçekleşecek olan retro da bu konularda şifa alanı açmak, ruhsal çalışmalara katılmak önemli gözüküyor. Zira karmik bir döneme girdik diyebiliriz. Yaşadığımız veya ileriki süreçte ve özellikle ağustos ayı içerisinde ilişler ekstra özen ve ilgi isteyen bir konuma geliyor diyebiliriz. Karşılaştığınız olumsuz konular geçmiş yaşama inananlardansanız geçmiş yaşam veya atalarınızdan devraldığınız birçok karmanın çözülümü için karşınıza çıkıyor olabilir.
İlişkilerimizin temelini ailemizde atarız. Anne ve babanın rolü özel ilişkilerde yadsınamaz bir gerçektir. Peki ya atalarınızdan miras aldıklarınız? Kişiler genellikle karşıdaki partnerini suçlama eğilimindedirler ancak onları kendileri hayatlarına çektiklerinin farkında değillerdir. Farkında olsak da olmasak da birçok şeyi ailelerimizden kopyalayarak öğreniriz. Size ait olmayan inanç, bakış açıları ve yargıların ne kadarından haberdarsınız? Aslında temel ilişki çatımızı yani anne, baba ve atalarımızla ilgili meseleleri çözdüğümüzde diğer ilişkilerimiz de şifalanmaya başlar. Çünkü hayatınıza doğru frekanstaki kişileri çekmeye başlarsınız. Elbette süreç sizi korkutmasın çünkü ilahi sistemde her şey olası gerektiği gibi, tam ve mükemmel, kusursuz işler. Bakalım siz ne kadar akışta kalabiliyorsunuz?
Bu süreçte değişim ve dönüşüm ne kadar gözünüzü korkutsa da bu konuda esnek olmayı hatırlayın, çünkü hayrınıza olacağı şüphesizdir. Fakat değişim ve dönüşümden kastettiğim estetikler ve radikal saç değişikliğinden ibaret değil. Ruhsal olarak değişip ve dönüşmelisiniz.
Değişmeyen tek şey, değişimin kendisidir.
(Herakleitos)
Venüs Retro’su olacağı gün yani 23 Temmuz’daki Anne, Baba ve Atalarla olan İlişkilerimiz ve Dönüşüm Atölye’mize yerinizi ayırtabilirsiniz.
İlk adımı önce kendinize atın.
Mutlu hafta sonları diliyorum.
