Günümüz modern çağında, insan çok kötü şeyler yapar, çok kötü şeylere cüret eder oldu. Öyle ki zulüm aslında sıradan bir şeymiş gibi, çağın modasıymış gibi, herkeslerce kullanılır oldu. Üstelik onca tepkilere rağmen, o kadar rahatlıkla kullanılıyor ki durum güya aleladeymiş gibi algılanmaya başlandı.
Öyle ki bunu yapan ve bu duygudaki düşüncede ki insanlar, o kadar soğukkanlılar ki tepkilere, isyanlara, kötü sözlere, hatta beddualara aldırış etmeden pişkinlikle kötülüklerine devam eder olmuşlardı.
Kadınlara yönelik şiddet ve hayvanlara yönelik şiddet kısacası ben buna güçsüzlere karşı yapılan bir saldırı olarak görüyorum.
Televizyonu açtığımızda yahut gazete okuduğumuzda öyle şeyler görüyoruz ki şaşmamak elde değil. Örneğin; Bir adam 30 yıllık eşini, 30 yıllık düşmanmış gibi delik deşik ediyor, parçalara ayırıp izleri kaybetmeye çalışıyor. Yahut başka biri silahla eşini vuruyor, başkası çoçuğunun gözü önünde eşini boğazlıyor, bir başkası ondan boşanmak isteyen kadına pusu kuruyor canını almaya çalışıyor. Bir başkası alkol alıp tüm ailesini katlediyor. Dayakları, tartışmaları ve bu gibi örnekleri yazarsak inanın guiness rekorlar kitabına girecek kalınlıkta bir haberler kitabı çıkar.
Bu şiddetin önüne hiç kimse hiç bir önlem ile geçemiyor. Maalesef ki bu durum eğitim ve ahlakla alakalı bir durumdur.
Elbette kadının belli başlı asli görevleri vardır, keza erkeğinde öyle, ancak kadını dövmenin hiç bir gerekçesi yoktur. Güzelce konuşmak varken, öfkeyle kükrediğinizde vucudumuzda ki kan gayri ihtiyari kuvvetle sinirleri tetikler buda patlamayı aktif hale sokar. Bundan sonrası örnek verdiğim haberleri beraberinde getirir. Bu yüzden öfke bir bombanın fünyesidir.
Bu yüzden tartışıyorsak dahi bir elimizin mutlaka sakinlik kapısında olması gerekir. Bu bilinçle hareket edersek bence kesinlikle çözülemeyecek sorun asla yoktur. İnsanlar konuşa konuşa anlaşırlar. Zulüm yaptığınızda ve öfkeniz geçtiğinizde geride kalan enkaz tüm hayatınızı yiyip bitirir. Sonraki hayatınızda her an bununla yüzleşerek yaşamak zorunda kalırsınız. Ataların dediği gibi öfkeyle kalkan zararla oturur.
Öte yandan kadınlara iyilik konusunda dinimiz İslam’da epey hassas davranarak onlara karşı iyiliği emreder. Örneğin Kuran-ı Kerim’in rehberi Peygamber Efendimiz (s.a.v) yaşadığı dönemde diri diri kız çocuklarının toprağa gömmeye çalışanlara engel olmaya çalışmadı mı? Onlara mutlak kesinlikle iyiliği emredici hadislerde bulunmadı mı? Peki Rabbimiz bununla ilgili birçok ayetleri bize göndermedi mi?
Hal böyleyken neden kadına kötülük ediliyor, bunun hiçbir açıdan mantığı yok. Kötülük asıl insana hiç yakışmaz bir duygu.
Kadın bizde her daim değerli bir varlıktır. Annemiz, eşimiz, kız kardeşlerimiz, halalarımız, teyzelerimiz özetle tüm kadınla, değerli değil midir? Esasen atalarımızda kadına karşı hep tevazu ve saygıyla yanaşmıştır, bir kaç istisna hariç, ancak ilk Türklerde kadına Hanım denmiştir. Kelimeyi Han-ım olarak ayırırsanız, hanlıkla eşdeğer olduğunu anlayabilirsiniz. Hanlık ise kraldan bir farkı olmayan bir unvandır. Bu ve bunun gibi örnekler barbar dedikleri Hunlarda bile görünüyor. Uygurlar, Göktürkler, Karahanlılar, Selçuklular ve Osmanlılarda bunu destekleyen kaynaklar günümüze kadar görünüyor.
Elbette ki günümüzde de tüm şiddeti herkes yapıyor demiyoruz, ancak şimdilik azınlıkta olsa sayıları her geçen gün hızla artan, öfkelerine sahip çıkamayan kesimler var. Öyle ki bu zihniyette ki kesimin bir başka örneğini hayvanlara karşıda görüyoruz. Onlar Rabbimizin sessiz kullarıdır, düşünmezler, konuşmazlar, kendilerini ifade edemezler, her birinin birbirinden üstün özellikleri ve meziyetleri var, hal böyleyken sebepsiz yere onların canını alanların görüntülerini görüyoruz. Vicdan duygusundan tamamen yoksun bir vahşi davranış, bence bu aşağılık kompleksi, hatta tamamen psikolojik sorunları olan, psikopat dediğimiz insanlara birebir uyuyor, tarife aslında gerek bile yok. Ancak bazıları bunu meziyet sanıyorlar, videoları çekip sosyal medyada böbürlenerek paylaşıyorlar. Yazık insandan nasibini almamış bir kesimle karşı karşıyayız.
Üstünkörü herkesi suçlamak elbette doğru değil, lakin verilen tepki yanlış. Kadın çok konuşuyor diye, onunla anlaşamıyorsun diye, senin aksini davranıyor diye öldürmek icap etmez bu verilebilecek en ağır karar ve insanlık suçudur. Bir hayvan seni rahatsız ediyor diye onu öldürmekte aynı insanlık suçundandır. Bu sadece hayvana değil kişinin vicdanına da verilebilecek en adi ve ağır müebbetle eşdeğer bir cezadır. Böyle ağır tepki vermek yerine neden mantık kullanılmaz. Kadınla anlaşamıyorsan onunla kibarca konuşmayı denersin, hiçbir şey olmazsa boşanırsın, yollar ayrılır gider. Evlenmek gibi boşanmakta bu hayatta gayet doğal bir durum. Onu öldürerek ya benimsin ya toprağın mantığı ile hareket ettiğinde çok mu mantıklı bir karara varmış olunuyor. Zaten yeterince dünyamızda sorun yok mu? Virüsler, hastalıklar, terörler, depremler, tsunamiler, vesaire kendine dert edebilen insan için küresel ısınma, küresel kriz ve dünyada yaşanan sebepsiz iç savaşlar yahut savaşlar varken, herkes bir şekilde diken üstündeyken, İnsan en yakınını senelerce aynı yastığa baş koyduğunu neden katleder?
Peki hayvanları, onların çözümü daha basit değil mi? Öldürmek yerine onu barınağa götürebilir hatta ihbar edebilirsen kurum gelip alabilir. Öldürmek hiçbir hususta seçenek bile değilken ani psikopatça bir kararla katliamlar yapılıyor. Kadın haklı yahut erkek haklı ne fark eder ki ortaya çıkan dehşet sonuç insanı yaralıyor. Bir anlık öfke patlamasıyla geri dönülemez hatalar yapılıyor. Bunun önüne geçmenin tek yolu insanların tümüne, hayvan sevgisi ve ekseriyetle insan sevgisini aşılamak bunun en makul yolu, eğitimden ve ahlaktan geçer. Sürekli insanlara iyiliği anlatırsak kötü onlara her zamankinden daha kötü gelir ve ondan uzak durmaya çalışır. Bir bilince kavuşursa iyilik için kendisiyle savaşır, öfkesine gem vurur.
Şiddetin her türlüsü kadına yahut hayvana yada tüm insanlığa, çeşitli sebeplerle ne olursa olsun uygulanması kötülüktür.
Kötülük o yüzden asıl insana yakışmaz iken kainatta ki en kötülüğün baş mimarları yine insandır. Cani olmanın bir andan candan, canandan olmanın kimseye faydası olmaz. Ne bu dünya için ne de eğer inançlı isen ahirette ki dünyamız için faydası yoktur. Aslında Rabbimiz bizimle Kuran-ı Kerim’de bir çok kez konuşmuştur.
“Bir mümini kasten öldürenin cezası ise içinde ebedi kalacağı cehennemdir. Allah ona gazap etmiş onu lanetlemiş ve onun için pek büyük bir azap hazırlamıştır.” (Nisa/93)
“Kötülük işleyenlere gelince ancak işledikleri kötülüğün cezası neyse onu görürler. Onların yüzlerini bir utanç ve aşağılık duygusu kaplar. Allah’ın gazabına karşı onları koruyacak hiç kimse yoktur.” (Yunus/27)
“İnsan, çok zalim ve çok cahildir.” (Ahzap/72)