Kendim için kendimden vazgeçtim… Uzun ve zorlu bir dönüşümün içindeyim. Hayatıma yeniden yön vermek öyle kolay olmayacak tabii ki… Oradan oraya savrulan minik bir yaprak gibi, etrafımdakilerin mutlu olması için didindim durdum kendimi bildim bileli… Artık kendim için yaşamanın vakti geldi. 🙂 İşe kendimi sevmekle başlamam gerekiyordu. Hayat herkes için adil olmuyor ve yaşanan her acı, parmak izi gibi benzersiz.…
Son 10 yılda dünyadaki gelişmelere baktığımızda, imkânsız denilen çoğu şeyin gerçekleştiğini gördük ve daha fazlasını göreceğiz. Peki, ülkemizde neler değişebilir? Biraz kâhinlik yapacağım. Bunlar benim tahminlerim; söylediklerim tutabilir de tutmayabilir de. Benim tespitlerime göre bireyselleşme ülkemizde daha da artacak, daha fazla kişi tek başına yaşayacak, daha küçük evlere ihtiyacımız olacak. Standart 3+1 ev modelinden 1+1 ve 2+1 ev modeline geçilecek.…
Bin bir renkli çiçeğin en güzelidir o. 365 gün içinde 30 gün açar o. Geldiği her yere huzur, sakinlik verir. Kokusunu almadan gidenlere üzülür o. Solmasına az kaldı. "Son demlerimde arayıp bulun beni." der o. En güzel çiçeğin en güzel vakti, Saklanmış tomurcuklara son 10 günde... O mu bizi bulur, biz mi onu buluruz, Bilemem ama Gelecek yıl yine gelir…
Herkese merhaba canlarım. Ramazan Bayramı geldi çattı. Şu bir gerçek ki bayramı gerçekten bayram gibi geçirmek, yine biz insanların elinde. Dinî bayramlar biz Müslümanlar için oldukça önemlidir. Bütün ailenin bir arada toplanması için, küslüklerin, kırgınlıkların, kavgaların, çatışmaların bitmesi için vesiledir. Bayram, mutlu ederek mutlu olmaya vesiledir. O yüzden, kötü anıları bırakın bir tarafa. Dargınlıkları unutun. Doya doya sarılın sevdiklerinize. Çünkü…
Aşka düşen cümlelerim de oldu bir zaman, fakat...! Büyük bir aşktan geriye; söylenmiş, söylenmemiş, söylenememiş cümleler kaldı sadece ve biraz da hatıralar... Yaşanmış birkaç güzellik... Ucunda, kıyısında küçük yaşanmışlıklar ama güzel cümleler... Biraz şiir, biraz da mensur esintiler... Kuş cıvıltılarına yüklenen anlamlar, takvim yaprakarında anlamını tüketmiş rakamlar... Ama nasıl da derdime derman... “Yaram yârimdir, yârim yaram; -ille de- yaramı sarmaya…
Şubat bir avuç toz, Tükenmiş umutlar, bomboş içimiz, Yağışsız bir kış ortasında,…
Bakır takılarla tanışmam tamamen tesadüfi oldu. Bir gün, küçük bir dükkânda bakır…
Herkesin taktığı bir maske vardır derler. Bazen yürürüm ve düşünürüm, insanlara gülümsediğimde…
Bin aydan daha hayırlı olan bereket ayı Ramazan artık son buldu. Huzuru…
Hayatı anlamlandıran en güzel şeydir sevgi. İnsanın insanlarla insanca iletişim kurmasının en…
Yeni bir tartışma konusu olarak, “Yazmak özgürleştirir mi yoksa sizi kelimelerle çevrili…
Anneciğimi Rabbine uğurladıktan bir kaç zaman sonra memleketime dönmeye karar verdim. Evime…
“Kendi kötü işlerine İnsanlar soluk soluğa koşarken, Mart ayı yağmurlara rağmen gülerek…
Nedir kendi dilimizle konuşamamak? Bir insan başkasının diliyle, başka birinin ağzıyla nasıl…
İnsanoğlu yaratılış destanından bu yana hep bir eş arayışı içindedir. Öyle ki kainat kurulurken Hz. Adem’in kaburga kemiklerinden Hz. Havva yaratılmıştır. Adem Havva’ya Havva da Adem’e “eş” olsun diye. İnsanın…
Hesabınıza giriş yapın